7 Ağustos 2015 Cuma

Montessori Yöntemi ile Çocuk Yetiştirme

Bebek bakımı ve çocuk yetiştirmeyle ilgili her dönem yeni bir akım çıkıyor. Bir sonra çıkan akım eskisini çürütebiliyor, pekiştirebiliyor yada tamamen yok edebiliyor. Şahsen ben yeni çıkan bir kitaba yada kurala tamamen uymayı sevmem. Annelerimiz ve büyükannelerimizin tecrübe ve yöntemlerinide beğenir ve uygularım ama onlara da tamamen bağlı kalmam. Zaten her çocuk farklıdır derler ya bende 3 tane olduğunu düşünce çoklu kaynaktan faydalanmakta fayda var:)
Bize denk gelen akım Montessori eğitimi. Annelerimizin yetiştirme tarzına çok uymayan bu yöntemi %100 uygulamamasak da yapmaya çalışıyoruz.

Nedir Montessori Yöntemi;

İnternette bununla ilgili onlarca bilgiye ulaşabilirsiniz. Özetle bu yönteme göre her çocuk ayrı bir bireydir, özeldir ve özgürdür. Siz O'na gerekli imkanları sağlayın ve izin verin, gerisini kendisine bırakın. Kendi tercihlerini kendisi yapacaktır ve gelişimini kendisi tamamlayacaktır. Yaptıkları şeylerin sonucuna göre ona ceza yada ödül vermeyin.

Gerekli İmkanları Sağlamak Ne demek?

Burada dikkate alınması gereken husus, çocuğunuz da sizin gibi o evin bir bireyi ve sizin kadar evinde özgür yaşamaya hakkı var. Bunun için kendisine ait eşyalara rahatça ulaşabilmesi için rafların çocuğunuzun boyuna göre dizayn edilmesi ve oraya yerleştirilmesi gerekiyor. Yani,

Oyuncaklarını her zaman ulaşabileceği alt raflarda bulundurmak. Kendi istediği oyuncakla istediği oyunu oynamasına fırsat vermek.
Kendi kendine yemek yemesine, içmesine fırsat vermek.
Ayakkabılarını ulaşabileceği bir rafta bulundurarak kendi kendine giymesine fırsat vermek.
Ulaşabileceği raflarda kitap bulundurmak.

Kendi tercihlerini kendisi yapabilen, kendine güvenen, özgür ve  yaratıcı çocuklarınız olmasını istiyorsanız, çocuklarınızın sürekli arkasında olup yapmaya çalıştığı şeyi hemen siz yapmaya kalkmayıp,  çocuğunuza fırsat verin. Evim dağılır, kirlenir demeyin ve O'nun gelişimi için hazır oyuncaktan daha çok doğal malzemeler verin ve yaratıcılığını izleyin.

1 değil 3 çocuğum olduğu için ve hala düzenli bir bakıcımız olmadığı için gerek zaman gerekse enerji açısında bu yöntemi %100 uygulayabildiğim söylenemez. Ama yinede birşeyler yapmaya çalışıyoruz.
Mesela çocukların oyuncakları kendilerinin ulaşabileceği raflarda ve her zaman açıkta duruyor. İsteyen istediği oyuncakla oynuyor.
Ayakkabıları bizim ayakkabılığımızın alt rafında. Henüz kendileri giyemeselerde dışarı çıkacağımız zaman hepsi ayakkabılıktan ayakkabılarını alıp giydirmemiz için bize veriyor:)
Günde 2 kere kendi kendilerine yemeklerini yemelerine izin veriyorum. Yemekten sonra uzun bir temzilik ve toparlama süreci olsada buna değiyor.
Barbunya, makarna gibi doğal malzemelerle oyun oynamalarına fırsat veriyorum.
Oyundan sonra yerden onlarca barbunyayı, nohutu toplamak da zor ama napalım.
Düştükleri, kavga ettikleri zaman çok fazla müdahele etmemeye çalışıyoruz.

İşte böyle, kendimizce yavaş yavaş uygulamaya çalışıyoruz. İnşallah işe yarıyordur:)

































Hiç yorum yok:

Yorum Gönder