30 Aralık 2013 Pazartesi

Üçüzler İçin Bebek Arabası

Üçüzler için bebek arabası almak için uzun zamandır araştırıyorduk. İlk başlarda yabancı forumlarda peg preggo firmasına ait üçüz arabasının çok iyi olduğuna dair yazılar okumuştuk. Gittiğimiz bebek mağazalarının hiçbirinde peg pregonun üçüz arabasına rastlamadık. Hatta sizin için araştırıp geri döneceğiz diyen çalışanlardan geri dönen de olmadı.

Peg Prego Üçüz Arabası

 En sonunda sahibinden.com sitesinde 2. el olarak bu arabaya rastladık. Aradığımızda ilk sorduğum soru: bu araba binek aracın arkasına sığıyormu sorusuydu. Satıcı maalesef dedi. Bununla birlikte peg preggo üçüz arabasına ister istemez bir çaprı attık. O halde olabilecek en iyi seçenek hem ikizi, hem tekili olan ve birbirinin eşi olan bir bebek arabası olmaktı.

Aklımızda şu özellikler vardı:
İki araba aynı anda binek arabamıza sığmalı.
Hafif olmalı, katlandığında az yer kaplamalı.
Pratik olarak katlanmalı, pratik açılmalı. (Mümkünse tek elle).
Güvenlikli ve sağlam olmalı.
Aynı modelin hem ikizi, hem teklisi olmalı vs.

Sonunda araştıra araştıra baston pusetin mucidi olan MACLAREN firmasının araçlarına karar verdik. Üç modeli var. Bu aracın Triumph (Teklinin Sıfırı 350 TL) modeli tam yatmadığı için bu aracı es geçtik. Geri Quest (Teklinin Sıfırı 700 TL) ve Techno (Teklinin sıfırı 1100 TL) modelleri kalıyor, bunlar 0. aydan itiraberen kullanılabiliyor.

Quest daha az yer kaplıyor, daha hafif, daha küçük tekerlekli, tekerleğinde süspansiyon yok. Her ikisi de 0. aydan itibaren kullanılmasına rağmen Quest daha az yatıyor.

Techno bagajda hatırı sayılır bir yer kaplıyor yatay olarak, neredeyse çapraz koymak zorunda bırakacak kadar oluyor katlandığında. (Aracımız Toyota Corolla)
Bu nedenle bebek arabası alırken mutlaka aracınızda ne kadar yer kapladığını görerek almanızı tavsiye ederim.

Yalnız Maclarenlerin ikiz bebek arabası bizim bebek arabası almaya karar verdiğimiz sırada mevcud değildi. Biz şimdilik sahibinden.com sitesinden 1 Maclaren Techno İkiz Bebek Arabası (500TL) 1 Quest Tekli Bebek arabası (200 TL) aldık. Satıcılar bebek arabası battaniyesini de yanında verdi.
Techno ve Quest ten birinin daha iyi olduğuna karar verirsek sahibinden.com sitesinde diğerini elden çıkarıp beğendiğimiz modeli almak üzere ikisini de elimizde tutuyoruz. Quest modeli açık ara hafif ve az yer kaplıyor. Küçük aracı olanlar için tavsiye edebilirim.


Maclaren Twin Techno

Maclaren Quest

Macleren Twin Techno: http://www.youtube.com/watch?v=LMs8KGSk6J8
Macleren Quest: http://www.youtube.com/watch?v=-G2kotX_pEk

Sevgiler,
Üçüz Babası

29 Aralık 2013 Pazar

Bebeklerimizi Beklerken

Bebek Küvözü
Bugün itibariyle 12 gündür yenidoğan yoğun bakım ünitesindeler kuzularım. Pazar hariç her gün gidip süt götürüp, 5-6 dk görebiliyoruz. Sanki her gün değişiyorlar her gün farklılaşıyorlar. İlk gün üçü de esmer gibiydiler aynı babalarına benziyorlarlardı, şimdi Sina hala tam olarak babası, Tuna daha açık tenli ve en yaramazımız, İpek ise adı gibi pamuk gibi lokum bir kız. Sina'm doğumda biraz yorgun doğmuş, zaten karnımda da en hareketli Sina'ydı. Tuna'm acayip bişey çok tatlı ve çok yaramaz. Oğlanlar kıpır kıpır, işimiz var. Kızımız ise tam prenses sessiz, uslu ballı kaymak. 5 dk o kadar kısa bir süre ki, o 5 dk'da 5-10 tur atıyoruz her bebeğimizi görmek için. Sonra hadi artık dışarı alalım sizi dedikleri an arkamıza baka baka çıkıyoruz yarın tekrar gelmek üzere.
Yoğun bakım ünitesinde öyle bebekler var ki halimize binlerce şükür. Bizim bebekelerimiz kilo ve hafta olarak yüksek riskli grupta değiller, solunum ve beslenmelerini kendi kendilerine yapana kadar kalacaklar sadece. Bu arada düzenli olarak yapılan beyin tomografileri ve ultrasonları da iyi çıkmış çok şükür. Başlangıçta solunum için makineye bağlılardı şimdi ise kendi kendilerine solunumlarını yapabiliyorlar sadece oksijen desteği alıyorlar. 4. günlerinden itibarende anne sütü almaya başladılar. 10. günde İpek ağzıdan beslenmeye başladı, diğer 2 bebeğimde ağızdan beslenmeye başlarsa ve solunumlarıyla ilgili sorun olmazsa inşallah yılbaşından sonra taburcu etmeyi planlıyorlar.
Bu arada bebek yoğun bakım ünitesi doktoru Yeşim hanım işini ciddiyet ve özenle yapan, ilgili, harika bir doktor. O yüzden içimiz çok rahat. Bebeklerimiz tüm ihtiyaçlarını kendileri yerine getirebilecek duruma gelince evimize gelecekler.
Her gün hastaneye git gel, yatarak geçmiş bir hamilelik sonrası ufak tefek eksiklikler için sağa sola koştur derken lohusalıktan da bir şey anlamadım. Ağrım olmadı, nazım, kaprisim, lohusa depresyonumda. Tabi bebekler gelince ne olur onu bilemem:) Kilo olayına gelince neredeyse hamile kaldığım kiloya yaklaştım.

Tek sıkıntı doğum ani olduğu için ara ara hala bebeklerim içimde sanıyorum ve haftaları saymaya devam ediyorum. (Bugün 34 haftalık olacaktık gibi :) ) Sanki her an tekme atacaklarmış gibi. Ne kadar sıkıntılı da geçmiş olsa hamilelikte alışkanlık yaratan bir süreçmiş ve bir gün aniden doğum yaparak o sürecin son bulması insanda burukluk yapabiliyormuş. Güzel tarafı ise bebeklerimiz riskli haftaları atlatıp beklediğimizden daha geç bir zamanda doğmuş oldular ve kolestas illeti doğumla birlikte bitmiş oldu. O çılgın kaşıntıları bacaklarımda bıraktığı izler bana asla unutturmayacak.

Bugün bebeklerimizi göremedik, bir an önce yarın olsa da görsek. İnşallah her şey yolundadır ve çok kilo almışlardır kuzucuklarım.

Sevgiler,
Üçüz Annesi

13 Aralık 2013 Cuma

20131212- 32. Hafta olley:)

20. haftadan sonra çıkan sorunlardan sonra ilk hedefimiz 28. haftayı, ikinci hedefimiz 32. haftayı, üçüncü hedefimizse 34.haftayı görebilmekti. Bugün itibariyle 32. haftayı gördük çok şükür, darısı 34. haftanın başına:) İnşallah kuzucuklar en az 2 hafta daha dayanırlarda şöyle ele avuca gelen, sağlıklı bebişler olarak dünyaya gelirler.
Bu hafta bebişlerin artan kilosuyla birlikte kendimi artık tam bir hamile gibi hissettim. Neredeyse tüm hafta yattım. Doğrulmak, sağa-sola dönmek, yürümek artık baya zorlaşmaya başladı. Ağırlıktan dolayı baskı artığı için sürekli tuvalete gittim, bol bol da yemek yedim. Gündüz uyuduğum için geceleri çok uyuyamadım, sabaha karşı 4-5 gibi uykuya dalabildim tabi kesintisiz bir uykuya değil. Geceleri uyuyamadığım için kaşıntım çok oldu. Yani çok konforlu bir hafta değildi. Ama çok şükür ki 32. haftaya ulaştık.
Bugün doktor kontrolümüz vardı. Aslında kontrolümüz dün olacaktı ama 11.12.13 çılgınlarından dolayı doktorumuz tüm gün ameliyattan çıkamamış o yüzden perşembeye ertelendi randevu. İlk olarak ultrasonda muayene etti Fatih Bey. Bebekler gayet iyi görünüyordu, sularıda iyidi, kio ve boylarıda. Pozisyonları geçen haftayla aynıydı. Sina ve Tuna (zor da olsa artık karar verdik sanırım, isimleriyle hitap edebilirim:) ) kafa kafaya vermiş (başları aşağıda) muhabbete devam ediyorlar, İpek'te başı yukarıda cool takılmaya devam ediyor:)) Tuna kapıyı baya zorluyormuş umarım 2 hafta daha sıkar dişini. Muayene çok iyi geçti, doktorumuz Fatih Bey bile "umduğumdan iyi gidiyor herşey" dedi. Sonra sancı durumu için NST'ye bağlandım. Yaklaşık yarım saat boyunca sancıma bakıldı, sancım yokmuş ne güzel:) Bir sonraki kontrol haftaya çarşamba.

Alt erkek (Tuna): 1820 gr
Sol üst erkek (Sina): 2019 gr
Sağ üst kız ( İpek): 2070 gr.

Kuzucuklar inşallah 2 hafta daha dayanırlarsa 2200 gr üzerinde doğabilirler.
Doktordan sonra kısa bie İkea turu yaptık. Bebişlerin karyolalarını ve ufak tefek eksikleri aldık.

Bizim için yeni bir hafta başlıyor yarın. İnşallah bu hafta da herşey yolunda gider ve bir perşembeye daha ulaşırız:))

Not: Bu sabah itibariyle 76,9 kg'yi gördüm tartıda, Allah sonumu hayreylesin:)


Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

9 Aralık 2013 Pazartesi

Park Yatak Aldık ve Kurduk Çok Mutluyuz, Çok :)

Bebeklerin karyolasını hala almadık. Öncelikle büyük bir park yatak almaya karar verdik. Bebeklerin eve gelişinden sonra ilk 3 ay onları odamızda tutmak istiyoruz.. Tabi tek bir büyük park patak bu iş için yeterli olacaktır.

Belki sağlıkla doğmalarından sonra İstanbul dışına yaptığımız küçük seyehatler de park patağımızı bebek karyolası niyetine yanımızda götürürüz. Bakalım, şimdilik hayal bunlar.

Odamızın renklerine uyması için Beyaz, gri, siyah dışında fazla renkli olmasını istemiyorduk. Tabi 3 bebek için kullanacağımız için büyük olması da gerekiyordu. Araştırmalarımız sonucunda gittigidiyor.com sitesinden PAPETTO OP08 76*120 OYUN PARKI (250TL) karar kıldık. Gene aynı siteden Papetto'nun 76*120 (30-50 TL)  lik oyun parkı yatağını aldık.

Özellikleri:
-76*120 Boyutunda
- Bir kaç dakika içinde katlanıp, taşıma çantasına konabiliyor.
-Boy ölçme ve alt değiştirme tablası var ama heralde 3 bebek yatarken bu birinin üstüne gelecektir, üstünde kullanamayacağız.
-Uyduruk bir şemsiyesi var, gereksiz gibi geldi bana.
-Yanında gözler var.
-Üstünde müzikli sesli bir dönence geldi. Bu dönenceye takmamız için 6 adet oyuncak geldi.



Kurulumu için youtube videosunu izledik ve zorlanmadan kurduk.

Bu büyüklükte başka bir oyun parkı olmadığı için ve Hepsiburada sitesinden okuduğumuz olumlu yorumlar nedeniyle tercih ettik, kaliteli görünüyor, tavsiye ederiz.

Sevgiler,
Üçüz Babası Adayı

İsim Meselesi Memleket Meselesi

Şu isim olayı ne zormuş arkadaş! Millet bir taneye bile isim bulmaya zorlanırken bir de bizi düşünün. Yok eski isimlerden olmasın, yok çok yeni isimlerden de olmasın, yok onu ben beğenmedim yok bunuda ben beğenmedim, birbirine uyumlu mu olsun, tek isim mi olsun 2'şer isim mi olsun...  derken 31. hafta olmuş hala bir karara varmış değiliz. Hayatları boyunca kullanacakları, memnun kalmazlarsa bize hesap soracakları büyük sorumluluk. Ben oldum olası aileden birilerinin isimleri olsun istemiyordum, çünkü o isim o kişinin olarak kalmalı ve o kişiyi hatırlatmalı bir tek. O yüzden  yeni isimler bulmalı. Günlerce internetten araştırdık, daha önce doğumunu çektiğim bebişlerin isimlerini taradım, ona sordum buna sordum yok. Aslında hiç yok değildi. Kızın adını ben İpek Fatih'te Nil istiyordu hadi Nil İpek olsun dedik şimdilik. Fatih erkeklerden birinide hem çok fazla olmaması hemde hoşuna giden bir isim olmasından dolayı Sina olsun istiyordu. Tamam istediği olsun dedim bu sefer diğer erkeğin ismini Sina'ya uygun olsun diye düşünmeye başladım. Arda dedim yok Arda futbolcu adı, Aras dedim yok Aras kargo, Bora dedim, Bora diye tanıdığın başarılı biri var mı (İsimleri başarılı kişilerden seçsek iyi olurmuş:) ), Tuna dedim  ehhh!?! Ee ne koyucan bebişin adı alttaki kuzu kaldı. Yıllar önce arkadaşım Derya ile bütün Ali'ler çok başarılı ve zengin, bir gün oğlumuz olursa adını Ali koyalım diye bir muhabbet geçmişti aramızda. O zaman Ali olsun dedim. Fatih hayret ki tamam Ali olsun dedi. bende bunun üzerne bari Ali Tuna olsun dedim:))
Sonradan olabilecek olası değişikliğe kadar son durum şöyle;

Alt (erkek): Ali Tuna
Sol üst (erkek): Sina
Sağ üst (kız): Nil İpek

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

Üçüzlerde Beslenme, Dinlenme ve Hastane Seçimi

Merhaba Üçüz Anne/Baba Adayı

Bu yazı Prof. Dr. Barbara Luke'un maalefes türkçemize çevrilmemiş When You're Expecting Twins, Triplets or Quads ve Prof. Dr. Rıza Madazlının Çoğul Gebelik kitaplarının üstüne oturtulmuştur. Gene yazılarımda http://www.tripletconnection.org/forum/ unda okunmuş yüzlerce yaşanmış hikaye, Facebook kapalı grubundan Triplets Families ve Triplets te üçüz ailelerinin deneyimleri mevcut. Ülkemizde üçüz deneyimlerini paylaşmış http://bebekhikayesi.blogspot.com/http://3bebe1arada.wordpress.com/http://caniminucu.blogspot.com/ ve elbette kadınlar klübü yazılarından da esinlenerek tam bir klavuz yapmaya çalıştım.

Öncelikle sizi tebrik ediyorum. Muhtemelen 7,5 - 8 ay kadar bir sürede 3 minik bedeni dünyaya inşallah sağlıkla getireceksiniz.  Son derece büyük bir maceraya hazır olun. Riskleriniz hakkında doktorlarınız size beyanatta bulunmuştur. Hatta periontoloji uzmanı ile görüşmüş olabilirsiniz ve size olası risklerden bahsedilmiştir. Ama siz üçüz olarak devam etmeye karar verdiniz. Evet mutlaka tekil veya ikiz bebeğe göre riskleriniz fazla ama size tavsiyelerime uyarsanız üçüz annelerinin karşılaştığı pek çok (erken doğum, düşük kilolu doğum vs.) sorunla karşılaşma ihtimaliniz de epey düşecek ve sağlıkla bebekleriniz dünyaya gelecekler.


Kafamda bulunan belki yüzlerce sayfa okuduğum konuyu bir çırpıda buraya dökmek zor. Madde madde gidersek iyi olacak sanırım.

1 GÜNDE EN AZ 3 LİTRE SU İÇMEK GEREKLİ

2 BESLENMENİZ SANDIĞINIZDAN DA ÖNEMLİ ÜÇÜZLERDE (ve Tabi İkizlerde, Dördüzlerde)
Üçüz bekleyen anne, prematüre doğacak bebeklerin olası risklerini azaltmak ve en önemlisi vaktinden önce doğum yapmamak için mutlaka çok iyi beslenmelidir.. Üçüzlerde beslenme üzerine pek çok yaklaşım söz konusu. Normal gebelikten farkı araştırmalarımız sonucunda çoğul gebelikte 4000 kalori alınması gerekiyor. (B. Luke) ve (Rıza Madazlı). Bir beslenme uzmanına giderseniz size 3000 kalorilik bir beslenme çizelgesi çıkaracaktır.

4000 Kalori göze çok yüksek gelen bir rakam. Üçüzlerde iyi bir gebelik geçiren anneler 34 hafta da doğum gerçekleşiyor. Yani Sizin 3 bebeği karnınızda yetiştirmek için çok kısıtlı süreniz var. Tekil gebeliklerde 40 hafta süren süre üçüzlerde epey kısalıyor.

Günde 4000 kalorilik Beslenmenin Faydaları
1 Bebeğin erken doğum riskini azaltmaktadır. Bunu Abd de Prof Barbara Luke çalışmalarında göstermiştir. Pro. Rıza Madazlı "Çoğul Gebelik" kitabında aynı iddiayı tekrar etmiştir.

2 Karnınızda üç canın büyüyebilmesi için elbette daha fazla beslenmeniz gerekiyor. 3 bebeğin ihtiyacı doğal olarak daha fazla. Aynı zamanda siz de 3 bebek taşıdığınız için daha fazla enerjiye ihtiyaç duyacaksınız.

3 Doğumun gecikmesiyle doğum sonrası yoğun bakım riski de azalmakta ve yok olmaktadır. Aynı zamanda sizin de tüm risklerinizi minimize edecektir. (Erken doğan çocukta baş sıkıntı solunum güçlüğü, 28. haftada doğan bebeğin yaşama ihtimali %90 civarında. Tabi yaşasa bile beyin içi kanama, göz içi kanama kalıcı zararlar söz konusu olabiliyor.) 32. Haftada bu riskler minimize oluyor. Hedef 34 haftayı geçmek olmalı.

4 İyi beslenebilirseniz 34. haftada bebeklerin ortalama kilosu 2300 gr civarında olabiliyor. Bu kiloda bebek doğumdan sonra kısa bir sürede kilo ve boy olarak yaşıtlarını yakalayabiliyor. Erken doğan, kilosu az doğan bebeklerin aynı anne babadan doğan tekil kardeşlerine göre iq ları 5 puan gibi bir rakam daha düşük olabiliyor. İyi beslenerek bu riskleri elimine ediyorsunuz. Düşük ağırlıkta doğan bebekler yıllarca çocuk gelişim uzmanı tarafından takip edilmesi gerekiyor.

5 Erken doğan bir bebeğin konuşması, yürümesi daha geç olmakta. Hiper aktif olma ihtimali epey yüksektir. Okul başarısı buna bağlı olarak daha düşük olabiliyor. Doğum haftasına göre yıllarca özel prematüre takibi gerekli olabiliyor.

6 İyi beslenerek gebelik kolestazı gelişme ihtimalini azaltabilirsiniz. Tekil gebeliklerde 200 de bir çıkarken ikizlerde 5 gebelikte 1 gözükmektedir. Elbette üçüzlerde daha çok görülebilmektedir. Gebelik kolestazı gelişen hamilelerin riski biraz daha artmakta, kilosu ve boyu iyi de olsa bir bebeğin hayatı tehlikeye girebilmektedir. Anne adayında el, ayak ve tüm vücudu sürekli bir kaşıntı tutar.

7 İyi beslenerek bebeğinizin en azından 2000g ın üstünde doğmasını sağlarsanız doğumdan sonra yapılan ROP muayenesinde de risk yok denecek kadar az oluyor. (Doğumdan sonra not: Göz Dr umuz 2000g üstünde bebeklerimiz doğduğu için riskimizin oldukça az olduğunu söyledi.)

3 EN İDEALİ GÜNDE 3 ANA ÖĞÜN 2 ARA ÖĞÜN YEMEK YEMEK
Bu kadar iyi beslenmek 3 ana öğünle mümkün olmayabilir. Yemeniz gereken yiyecekleri parçalara bölerek güne yayabilirsiniz.


4 GÜNLÜK ALINAN PROTEİN, KARBONHİDRAT VE YAĞ MİKTARINA DİKKAT EDİN

Yaşamınızda bu kısıtlı zamanı en iyi şekilde değerlendirerek bebeğinizin sağlıklı olarak kucağınıza almanız için size küçük bir rehber yazıyorum.

Temel Beslenme Esasları
Su: Üçüz gebeliklerde günde en az 3 litre su içmek gerekiyor. Bu doğumun geç olmasını sağlayacak temel kural diyebiliriz. Az su alınmasının bebeğin suyunun azalmasını ve doğumu tetikleyebileceği söyleniyor. Tabi annenin ve bebeklerin atıklarının vucüttan uzaklaştırılması için de gerekli. Hamilelik sırasında böbrek veya safta taşı oluşum riskini de azaltıyor. Özetle çok su içmek çoğul gebeliğin olmazsa olmaz kuralı. Eğer idrarırınızda sarılık söz konusu olabiliyorsa kesinlikle yeterli su içmiyorsunuz demektir. Kolaylık olsun diye marketten 1,5 litrelik sulardan en az 2 tanesini her gün bitirmek hedefiniz olsun. 3-4 litre su içmek yeterli olacaktır. Daha fazlasına gerek yok, hatta zararlı olabilir.

Protein (200 g - 250 G) : Sabah el kadar Tam yağlı beyaz peynir, 2 Yumurta Öğlen ve Akşam Kırmızı veya Balık yiyebilirsiniz. Et olarak yediğiniz protein günde 200 g civarında olmalı. Büyük balıklarda ağır metal birikmesi olabileceği için tercih edilmemeli. (Hamsi, İstavrit, Palamut, Çipura) Market tavuk mümkün olduğunca yememeye çalışın. (Köy tavuğu bulabiliyorsanız onu da listeye ilave edebilirsiniz.)

Yağ (178 g): Gerek rahim dokusunda, gerek bebeğin beyin gelişinde yağ çok önemli. Hatta en azından 6 hafta doğan veya daha erken doğan bebeğin kendi ısısını koruyabilmesi için cildin altında gerekli yağ dokusuna sahip olabilmesi için yeterli miktarda yağ almanız gerekiyor. Bu nedenle tercih ettiğiniz yiyeceklerde (Süt, Peynir, Yoğurt, Salata) yağlı tercih edebilirsiniz. Ceviz, fındık, fıstık gibi yiyecekleri gün içi tüketebilirsiniz.

Karbonhidrat (400g): Kepekli ekmek, Makarna

Özetle çok karışık bir program yapmanıza gerek yok.
Günde 3 ana öğün, 2 ara öğün yiyerek gerekli besini sağlayabilirsiniz.

Ara öğün olarak peynirli makarna / Muz + Büyük bardak süt / 1 kase yoğurt, 1-2 dilim ekmek yiyebilirsiniz.

5 BİR GÜN İÇİNDE ŞUNLARI MUTLAKA YEMEYE GAYRET EDİN
Ana öğünlerde özellikle aşağıdaki besinleri bir şekilde öğününüze katmalısınız.
Günde 2 Yumurta,
Günde Yarım Litre süt, 1 kase yoğurt, 1 el büyüklüğünde peynir 1 Bardak Portakal Suyu (iyi kalsiyum ve C vitamini kaynağı.)
Günde 200-250 gram Kırmızı Et, Balık(Haftada 2, omega3 beyin gelişimi için önemli), Tavuk (köy tavuğu bulabilirseniz tavuk yiyebilirsiniz, markettekileri lütfen almayın.)
Öğlen ve akşam sebzeli et yemekleri tercih edebilirsiniz.
1 Porsiyon meyve
Her öğün 2 dilim ekmek veya karşılığında karbonhidrat (makarna, kek, bisküvit)
En az 3 litre su
Fındık (sağlam protein kaynağıdır, bebeğe kilo aldırır.)
Ceviz ve Balık bebeğin beyin gelişimini iyi yönde etkiler.

6 KULLANILABİLECEK TAKVİYELER
- Balık yağı günde 1 (Solgar veya Carlson)
- Osteocare (İçinde Kalsiyum, Magnezyum, D3 ve Çinko mevcut) Günde 2 kez kullanabilirsiniz. Gebelik süresince sizi kramplardan korur, bebek için gerekli olan kalsiyumu sağlar. Kafeinle birlikte (Çay, Kola, Kahve) alınmamalıdır.
- Gyno Ferro Sanol / Demir Hapı: Artan demir ihtiyacınız için gerekli. Sabah Akşam aç karınla tercih ediniz. Kahvaltıdan 1,5 saat önce, akşam yemeğinden 2 saat sonra...
- Protifar (Protein Tozu) 25. haftadan sonra bebeklerin besin ihtiyacı oldukça artar. Ama siz aynı şekilde iyi beslenebilecek kadar mide hacmine artık sahip değilsiniz. Bebekler artan hacimleri ile birlikte midenizde ve akciğerinizde artık iyice yer kaplamaktadır. Sabah uyanır uyanmaz alacağınız büyük bir bardak süde 2 ölçek protifar, ara öğünde yiyeceğiniz yoğurdun içine 2 ölçek protifar bebeğinizin gelişimi için katkı sağlayabilir.


7 DİNLENME
Size tavsiyem eğer çalışıyorsanız 20. haftadan sonra işi bırakın. Küçük alışverişlerinizi kendinizi fazla yormadan, ayakta fazla durmadan bu dönemde tamamlayın. Doktorunuz 20-21. haftanızda rahminizden servikal boyu ölçüyor olmalı. Bu sizin erken doğum riskinizi gösterecektir. Doktorunuz bu haftada sizde risk görürse progesteron iğne uygulamamaya başlayabilir. Servikal kısalık en büyük erken doğum nedenidir, bu kontrolü atlamamalısınız. Eşimde 21. haftada servikal uzunluk 2,1mm çıktı. O günden son doktor 2 ayrı iğne başladı. Biri günlük, diğeri haftalık olmak üzere. Bu iğneler 31. haftaya kadar devam etti.


 25. haftadan sonra evden pek çıkmamalısınız. Temizlik yapmamalısınız. Mümkünse evde size biri son 2 ay hizmet etmeli.

8 DÜZENLİ DOKTOR TAKİBİ
İyi bir kadın doğum uzmanı sizi takip etmeli. Mümkünse daha önce üçüz takip etmiş ve size güven veren bir doktor olsun. Hatta Periontoloji (riskli gebelik uzmanı, siz üçüz bekliyorsunuz ve elbette riskli gebelik sınıfındasınız) uzmanı olsa daha da iyi olur. Bizim takiplerimizi doktorumuz Özel Göztepe Hastanesinden Fatih Esen yaptı. Her daim güven veren, bilgisine güvendiğimiz doktorumuza periontoloji uzmanı olmamasına rağmen, hatta çalıştığı hastanede yeterli küvez olmamasına rağmen devam ettik. Gebeliğiniz esnasında pek çok riskle karşılaşabileceğiniz için kesinlikle rahat ve güven veren biri olması çok önemli.

Doktor kontrolüne 25. haftaya kadar 3 haftada bir, 25-30 arası 2 haftada bir, 30 dan doğuma kadar haftada bir gitmeniz yerinde olacaktır.

9 HASTANE SEÇİMİ
Üçüz gebelik aynı zamanda yoğun bakım demek. 28. Haftada doğan bir bebek 50-55 gün küvezde kalabilmektedir. 32. Haftada doğan bir bebek 2 hafta, 34. hafta doğan bir bebek komplikasyon gelişmediyse küveze girmese bile 7 gün boyunca hastanede tutulabilmektedir.

Yeterli küvezi bulunan, bağlı bulunduğunuz kurum ile anlaşmalı, size fazla fark çıkarmayacak bir hastane seçmeniz yerinde olacaktır. Biz doğum için Göztepe Medikal Park'ı SGK ile anlaşmalı olduğu için ve 28 tane küvezi olduğu için tercih edeceğiz. Hastane muhasebesinden aldığımız bilgiye göre doğum için ödenen fark dışında yoğun bakım için ekstra bir fark ödenmeyecekmiş.

10 HAMİLELİKTE ALDIĞIM KİLOLAR NE OLACAK
Siz üçüzlere hamilesiniz. Çok iyi beslenirseniz, 34. haftada 20-25 kilo almayı başarırsanız, doğumdan 3 hafta kadar sonra hamileliğe başladığınız kiloda olmanız çok olası. Fazla bir kaç kilonuz 3 bebeğe süt üretirken eriyip gidecektir.

Sevgiler,
Üçüz Babası Adayı

5 Aralık 2013 Perşembe

05122013-31. Haftamız:))))

Çok şükür bir Perşembe gününe daha ulaştık. Bugün itibariyle tam 31 haftalık oldu kuzucuklarım. Her geçen hafta biraz daha kaygılarım azalıyor, neşem yerine geliyor. Bu haftaki kontrolümüz 2 gün önce yani salı günüydü. İlk olarak yine NST'de 45 dk kadar bebeklerin kalp atışları ve benim sancı durumuma bakıldı. Çok şükür sancım çıkmadı. Daha sonra ultrason kontrolü yapıldı. Bebekler büyüdükçe her birini ayrı ayrı kontrol etmek daha güç hale gelmeye başladığı için doktorumuz Fatih Bey uzun uzun inceledi, ölçülerine, sularına, pozisyonlarına ve kalp atışlarına baktı. Geçen hafta 3'ünün de kafaları aşağıda yan yanaydı bu hafta kızımız yön değiştirmiş, başı yukarıdaydı. Suları, kalp atışları herşeyleri gayet iyi görünüyordu. Boy ve kilolarıda haftalarında tek bebek ölçülerindeydi çok şükür.

Alt erkek: 1780 gr  40 cm
Sol üst erkek: 1660 gr 40 cm
Sağ üst kız: 1786 gr 40 cm

Ee geçen hafta babacık bizi ekstra besledi, günlük beslenmeye ek olarak doktorumuza danışarak protein tozu takviyesine (Protifar) başlattırdı. Her gün mutlaka et, yoğurt, peynir (özellikle kaşar peynir), portakal suyu, fındık ve muz yedirdi-içirdi. Tüm bunları severek ve isteyerek mi yiyorum tabiki hayır çünkü artık ne canım istiyor ne bedenim kabul ediyor bu kadar yemeği. Hele ki hamilelikten önce et-köfte yemeyen biri olarak şu an kuzucuklarım için yaptığım fedakarlık takdir edilesi:) Bu hafta son kez Progesteron depo iğnemi ve akciğer geliştirici oldum artık bundan sonra olmayacağım. K vitamini iğnesine bir süre daha devam edeceğiz. Hap olarak günde 2 kere demir hapı, multivitamin, bu hafta başladığım kalsiyum-magnezyum-çinko içeren başka bir vitamin hapı, sabah-gece 2'şer tane ursofalk, günde 2 kere Kolestran içiyorum. Bu hafta yaptırdığım kan ve idrar tahlilinde değerlerim baya düşük çıktı. Doktorlara göre çok iyi gidiyordu ama malesef kaşıntılarım devam ediyor. Neyse değerler düşsünde bir süre daha kaşınırım. Hem uykusuz geceler bir kaç hafta sonrası için prova olmuş oluyor bana:))
Bu hafta annem bebeklerimin kıyafetlerini yıkadı-ütüledi sağolsun. Hastane bavulumada bir şeyler koyduk ama daha tamamlamadık.Bu arada bebeklerin dolabı geldi. Dolap çok güzel ama çok kötü kokuyor. Günlerdir cam açık olmasına rağmen mobilya kokusu henüz geçmiş değil, umarım bir an önce geçer. Karyolalarını henüz almadık çünkü ilk 3-4 ay bebekler bizim odamızda olacağı için üçünü paralel bir şekilde yatıracağımız piyasada bulabileceğimiz en büyük park yatağını aldık gitti gitdiyordan. (76-120 ebat). Yatak gerçekten çok güzel görünüyor, sanırım bizi bir kaç ay rahat rahat idare edecektir.

Hedefimiz olan 34. haftaya kaldı 3 hafta. 3 hafta daha dayanırsa kuzucuklarım süper olacak. Allah'ım nolurr herşey yolunda gitsin, kuzucuklar 2'şer kg'nin üzerinde ve 34. haftadan sonra doğsunlar:)





Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

1 Aralık 2013 Pazar

Bebek Karyolası

Henüz bebek karyolası olarak ne alacağımıza karar veremedik ama piyasada mevcut bir kaç modele endekslendik.


1 ) İkea'nın tamamen boyasız 60x120 lik karyolası. Uzmanlar mümkünse boyasız bir karyola almayı öneriyor. İlla boyalı olacaksa kurşunsuz boyalı olanlar tercih edilmeli. 129 TL

2) Gene İkea'dan 60x120 lik beyaz karyola. Dünya devi çocuğun sağlığını bozmayacak boya kullanıyor. Tercih edilebilir. 229 TL (Muhtemelen bu karyoladan alacağız)

3) Baby Hope Firmasının demonte satılan ürünü 60x120 lik karyolası. 260 TL

4) Baby Hope firmasının demonte 70x130 luk karyolası. (yalnız odayı biraz büyüklüğünden dolayı boğabilir.) 360 TL (yatak hariç)

5)  Baby Hope firmasının demonte 70x130 luk karyolası. (yalnız odayı biraz büyüklüğünden dolayı boğabilir.) Aynı zamanda genç yatağına dönüşebiliyor (70*180). 480 TL


Baby Hope firması acayip kulpları dışında güzele benzeyen karyolalar üretiyor. Altında çekmeceleri yer kazanmak açısından önemli. Ayrıca karyolaları sallanıyor. Aldığınız karyolaya uygun hem şifonyer hem de dolapları mevcut.

Baby Hope firmasının ürünlerini en uygun fiyata gittigidiyor.com da bulabiliyoruz.

Sevgiler,
Üçüz Babası Adayı


26 Kasım 2013 Salı

25112013- 30.Haftamız:))

Doğum yaklaştıkça doktor kontrolleri daha heyecanlı geçmeye başladı. Bir gün öncesinden başlıyor heyecanım. Kontrol gününden bir gün öncesi acaba kuzularım nasıl, bu hafta kaçar gram aldılar, herhangi bir problem var mı vs düşünmekle geçiyor.
Bu hafta 29+4'te gitmiş olduk kontrole. Doktorumuz ultrasonda detaylı bir kontrol yaptı. Kuzuların kilolarını, kalp atışlarını, herhangi bir sorun olup olmadığını kontrol etti. Çok şükür herşey yolundaydı.
Alt erkek: 1370 gr
Sol üst erkek: 1340 gr
Sağ üst kız: 1560 gr
Kızım bu hafta çok iyi beslenmiş maşallah. Ama ultrasondaki görüntüsü çok komikti. Başı bir tarafta poposu ayrı bir tarafta:) Sanırım jimnastiğe yatkın bir vücudu olacak:) Alttaki kuzucum pek kilo alamamış ee üzerinden baskı var yavrumun. Bu hafta gelen gidenden dolayı çok fazla yatamadım gün içinde, ayakta kalınca alta baskı arttığı için sanırım kilo alamadı yada bu benim varsayımım. Öyle olduğunu düşünerek önümüzdeki hafta daha çok yan yatıp eşit beslenmelerini sağlayacağım inşallah:))
Hastanede AST, ALT değerleri için tekrar kan verdim. Sonuçlar biraz daha iyiydi. Değerler düşüyordu ama kaşıntım çok arttı. 2 gündür gece gündüz kaşınıyorum. Hele bu gece hiç uyuyamadım. Allah düşmanımın başına vermesin bu kaşıntıyı çok fena bişey.
Artık kontroller sıklaşacak. Bir sonraki kontrolümüz önümüzdeki Salı. Zaten  kuzularımda dayanırsa şunun surasında 4 hafta kadar bir zamanımız kaldı. İnşallah 34. haftayı bulursak ve bebişlerim en az 2'şer kg olursa doğruca evimize geleceğiz. Şu an ki tek dileğim, tek duam sağlıklı, zamanında ve iyi kilolarda doğmaları.
Şu kolestazdan dolayı o kadar çok ilaç kullanıyorum ki artık yemek yeme iştahim kalmadı. O kadar yemeğe bir de total proteinim düşük çıkmış, bu hafta protein tozunada başladık. Zorla mecbur olduğum için elimden geldiğince yemeye çalışıyorum. Şimdiye kadar 15 kg aldım. Canım kocam olmasa onu da alamazdım sanırım. O kadar bilinçli ve disiplinliki bu konuda. Yiyemediğim zaman çok üzülüyor, ne yemem gerekiyorsa anında temin ediyor, bana prensesler gibi bakıyor. Ama bu geçici birşeymiş söylediğine göre, doğumdan sonra O'nu ortalıkta göremeyecekmişim:))
2 gün sonra 30 haftalık oluyoruz, Allah'ım 34. haftayıda sağlıklı bir şekilde görmemizi nasip et, amin:)



Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

22 Kasım 2013 Cuma

21112013-29.Haftamız:))

Çok şükür bir perşembeyi daha gördük. Bugün tam 29 haftalığız:))Şunun şurasında 34.haftaya ne kaldı ki. Bu hafta biraz fazla kaşıntılı geçti. Geceleri bölük pörçük uyuyabildim.Nitekim AST,ALT değerlerimde yükselme olmuş. Bu yükseliş bizi çok korkutsada gastroentroloğumuza göre kabul edilebilir sınırlardaymışız hala ve gebelik kolestazının en iyi safhasıymış bu.2 gün üst üste detaylı tahlil yaptırdık. İlaçların sayısını arttırdık umarım işe yarar. Onun dışında pek sıkıntım olduğunu söyleyemem şükür ki. Bu hafta eşimle evde tek kaldık. Anneme de biraz dinlenme molası vermiş olduk nede olsa doğumdan sonra O'da benim kadar yorulacak. Fatih sağolsun benim ısrarlı tavırlarıma dayanamayarak birazda eğer şunu şunu şunu yersen diyerek 15-20 dk fotoğraflarımı çekti. Böylece hamilelik fotoğraflarım olmadı demeyeceğim.
Evet artık 29 haftalığız hatta bu satırları 29+1 sabahından (saat 07:05) yazıyorum. Bizim için altı sınır olan 28.haftayı bitirdiğimiz için içimiz biraz daha rahat bir de şu gebelik koleztazı çıkmasaydı başımıza süper olacaktı, güzel güzel 34.haftayı bekleyecektik.Ama bu hastalık gebelikte risk yaratan ve sürekli kontrol altında tutulması gereken bir durum. O yüzden ben artık hastane bavulumu hazırlasam iyi olacak. Ha bu arada bebişlerimizin dolaplarının siparişini verdik. 4 kapılı bol raflı cici bir dolap seçtik, 4 Aralık gibi gelecek inşallah. Karyolalarını henüz almadık çünkü en az ilk 3-4 ay bizim odamızda olacakları için byük bir park yatağına sığacaklarını düşünerek 1 adet park yatağı alacağız. Bu arada karyola seçimlerinide yaparız.
Benim güzel kuzularım artık daha belirgin tekmeler atmaya başladı. Karnımı ellediğim zaman resmen hissedip tepki veriyorlar.Onların hareketlerini görmek, hissetmek dünyanın en güzel duygusu.
Pazartesi günü kontrol günümüz. Bu hafta Fatih beni aşırı besledi bakalım bebişlerimize yaramış mı:))


Bu dolabın 4 kapılı ve mavi kısımlarının yeşil olan halini sipariş ettik.


20 Kasım 2013 Çarşamba

Kendime Notlar

Hastane benim için:

- Gecelik, pijama,terlik, tac, havlu,tarak,ayna,diş fırçası-macunu, çorap, kirpik, ped, külot, emzirme sutyeni,nazar boncuğu, göğüs pedi, göğüs kremi, parfüm,şampuan,süt pompası, kalın hırka, patik ayakkabı

diğer alınacaklar:

-kapı süsü, oyuncak, çift taraflı bant, makas
-bebek şekeri, lohusa şerbeti, güzel peçete, şerbet için kraft-bardak, pembe-mavi badem, el sabunu, renkli-saplı şeker (20 adet), masa örtüsü
-hastaneye kuru pasta, içecek, tatlı, çikolata (kahve dünyasından madlen)  alınacak,rulo havlu
-fotoğraf mak, video, şarj


bebekler için:

-yenidoğan bezi, hastane çıkışı, bol çorap-şapka, tarak, zıbın, ıslak mendil, kusmuk mendili, battaniye, tulum,pijama, önlük
fotoğraf için aksesuar

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

15 Kasım 2013 Cuma

14102013- 28. Haftamız:)

Yazamadığım 2 hafta boyunca neler oldu neler. 2 hafta geçti bir kere. Bugün itibariyle 28. haftamızı doldurduk. Bu bizim için ilk hedefti. Bundan sonra geçecek her hafta ekstra mutluluk getirecek bize.
Gebelik kolestazı için yaptırdığımız ilk tahliller fena çıkmadı, günde 3 kere Ursofalk ve 2 kere Kolestan kullanmaya devam ettim. Sonrasında 4 günde bir iki kere daha tahlil yaptırdık. Değerler aşağı yukarı aynıydı. Neyse ki ciddiye gitmedi ama akşam saatlerinde başlayan ve sabaha kadar uyutmayan kaşıntıya çare bulunmuş değil henüz.
Bu arada  aylardır yılan hikayesine dönen ev taşıma olayını olaylı bir şekilde hallettik. Nakliye firması olarak 2,5 sene önce taşınırken çok memnun kaldığımız, bize kapalı kolileri açmaktan başka iş bırakmayan Tuzcuoğlu firmasını tercih etmiştik ama bu sefer aynı memnuniyeti yaşamadık malesef. Çalışanlar oldukça ağır ve özensizdi. Çöp kutusu içinde tabak çanak taşımışlar. Bardakları sardıkları kağıtların üstünde ayak izleri gördük. Yeni temizlenmiş eve ayakkabılarıyla girmişler, dolapları doğru düzgün monte bile etmediler. Neyse öyle yada böyle kendimizi doğumdan önce eve atabildik. Küçük evden daha büyük bir eve sığma çabalarımız, kapalı kolileri açma telaşımız, fazla eşyaları napıcaz düşüncelerimiz hala devam etmekte. Sanırım yerleşmek baya zaman alacak. Malum gerek eşim gerek annemler beni iş yaptırmamak için yerimden kaldırmıyorlar. Benim el atmadığım iş dolayısıyla çarçabuk bitemiyor. Buna da şükür!
13102013-Çarşamba 28. hafta kontrolü için doktora gittik. İlk olarak bebeklerin kalp atışları ve benim sancı durumumu görmek için NST'ye bağladılar. Sancım yoktu çok şükür. Daha sonra ultrason muayenesi yapıldı. Kuzularım maşallah çok iyi görünüyordu. Boyları, kiloları haftalarına ve tek gebeliğe göre iyiydi. Sularıda varmış. Görünürde problem yoktu. Bu hafta akciğer geliştirici iğne ve K vitamini iğnesi oldum.Şu kaşıntı olayıda olmasa süper olacaktı. Allah beterinden korusun. Bu arada şu ana kadar 15 kg kadar almışım. 3'üz gebelik için fena olmasa gerek.

Alt erkek: 1370 gr
Sol üst erkek: 1100 gr civarı
Sağ üst kız: 1200 gr civarı
Boyları 34'er cm

1,5 ay daha dayanabilirsek daha ne isterim.

Not: Balık yağını (K vitamini emilimim kolestaz dolayısı ile yok, bu da kanama süremin uzaması manasına gelebiliyor. Balık yağının da kanama süresini uzattığı söylendiği için doktorum bırakmamı söyledi.) Her gün yapılan progesteron iğneyi kestik. İğne olacak sadece haftada 1 depo progesteron yapılacak.

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

5 Kasım 2013 Salı

05102013 _ Gebelik Kolestazı :(

Son kontrolde yaptırdığım kan ve idrar tahlili sonuçları çıktı. Ve beklenildiği gibi  vücudumda akşam saatlerinden başlayıp sabaha kadar uyutmayan kaşıntının (özellikle el ayası, parmak araları, ayak tabanı, göbek, sırt, kollar, bacaklarda)  yüksek safra enzimlerinden kaynaklandığı görüldü.  Değerler aşırı yüksek olmasa da üst değerlerin 3 katı kadardı. İnternet'ten biraz araştırayım dedim araştırmaz olaydım.

Sebebi çok belli olmayan bu rahatsızlığın adı Gebelik Kolestazı olup, yağda eriyen vitaminlerin emilimi için çok önemli olan safra asitlerinin safra kanalında birikip vücuttan atılmayarak kanda biriktiği için de aşırı kaşıntıya sebep oluyormuş. Özellikle gebeliğin son 3 ayında görülürmüş. Artan östrojen, genetik sebepler, çoğul gebelik bazı bilinen sebepleri olsa da tam olarak asıl sebep bulunamamış. Tespiti için temel olarak hepatit testleri, karaciğer fonksiyon testleri, kanda safra asitlerinin bakılması yapılıyor. Belirtileri; özellikle akşam başlayan şiddetli kaşıntı. Öyle ki gece uyumaya engel olacak kadar rahatsız edici. Kötü olan asıl tarafı ise bebeğe verebileceği zararlar. Gebelik kolestazı denilen bu hastalık ilaçla tedavi edilemiyorsa mümkün olan en kısa zamanda bebeklerin alınması gerekiyormuş. Aksi taktirde anne karnında bebek ölümü, doğum sırasında bebeğin oksijensiz kalması yada bebeğin anne karnında büyük tuvaletini yapması sıklıkla görülen durumlarmış.
Doktorum tedavi için gastroenteroloğa görünmemi önerdi. Bugün Medical Park Göztepeden Gastroenterolog Yar Doç Dr Hakan Güveli'ye gittik. Bu hastalığın tipi varmış, iyi tipse ilaç tedavisi ile doğuma kadar durumu idare edebiliriz dedi ve benden bir çok tahlil istedi (Tiroit, sarılık, tam kan sayımı, safra asitler vs vs olan bir çok tahlil ile ultranasografi )Bu arada sabah 1, gece yatmadan 2 tablet kullanmak üzere Ursofalk ilaç verdi. Tahlillerin sonucuna göre tedavi şekli belli olacak.
Şu kritik bir kaç haftayı atlatabilsek biraz rahatlayacağım.Umarım önemli bir şey çıkmaz ve ilaçla tedavi edilebilir.

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

31 Ekim 2013 Perşembe

31102013-26.Haftamız:)

Çok şükür bir perşembeye daha kavuştuk. Bugün tam 26 haftalığız. Kritik ayları atlatmaya bir kaç haftamız kaldı. Son kontrolden bu yana yani tam 2 haftadır Tarabya'da annemlerde evden çıkmamaca istirat ettim. Arada balkondan bakmaktan başka bir aktivitem olmadı. Geçen haftasonu annem ve ablam alışveriş için Eminönü'ne gittiler. Allah'tan facetime diye bir şey çıktı, ben de gitmiş kadar oldum. Tubiş teyzeleri her mağazadan bana naklen görüntülü yayın yaptı. Bir kaç parça kıyafet, battaniye ve bebek şekerlerimizi aldılar. Bu arada internetten verdiğim siparişlerde yavaş yavaş gelmeye başladı. Yavaştan alışverişe başladık yani.
Bugünkü kontrolüm için bir kaç gün öncesinden annem, eşim ve ben evime döndük. 2 hafta üzerine dışarıya çıkmak çok güzeldi. Sağlığın ve özgürlüğün ne büyük nimet olduğu bir kere daha anladım.
Salı günü Derya yakışıklı yeğenimi bana getirdi tabi Karan her zamanki formunda kah ağladı kah uyudu. Bu arada hamilelik fotoğraflarım olamayacak diye üzülen bana eşim artık acıdı ve 15 dakika kadar kısa sürede bir kaç kare fotoğrafımı çekti, hiç yoktan iyidir:)
Ve mübarek perşembe geldi çattı. Sabah 11'de hastanedeydik. Sancım var mı yok mu görmek için beni önce NST'ye bağladılar. NST için erken bir haftada olduğumuzdan, hemşire bebeklerin kalp atışlarını bulmakta biraz zorlandı ama sancım olmadığı göründü.Daha sonra ultrasonda bebeklerin kontrolü yapıldı. Maşallah bebişler büyümüşler, sularıda iyimiş.
Alt erkek: 970 gr
Üst erkek:930 gr
Kız: 1010 gr

Benim servikal açıklıkla ilgili durumda bir değişiklik yokmuş, yatmaya devam yani.
Aşırı merakım üzerine 4 boyutlu ultrasonda bebeklerin yüzlerini görmeye çalıştık ama sadece kızımız o da kısmen gösterdi yüzünü, oğlanlar saklandı:)Olsun sağlıklı olduklarını öğrendik ya bu da bize yeter.

1 haftayı daha geride bırakmanın haklı mutluluğunu yaşarken, en az 34.haftaya kadar bize daha nice güzel sağlıklı haftalar dilerim:)

Not: - Pazar akşamından bu yana uyuz gibi kaşınıyorum. İnternetten okuduğuma göre hamilelik alarjisiymiş, hamileliğin son haftalarında olabilen birşeymiş. Doktorumuz safrayla ilgli bir problem olabileceği için tahlil istedi, umarım onunla ilgili bir problem değilmiş.
- Bir sonraki kontrol 2 hafta sonra bebekelrin akciğerleri gelişimi için iğne olacağız.


Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı



25 Ekim 2013 Cuma

24102013- 25. Hafta:))

Olleyy 25. haftamızı doldurduk. Geriye kaldı 9- 10 hafta. Her geçen hafta umudum daha çok artıyor umarım herşey yolunda gider. Herşeye razıyım, doğuma kadar ev hapsine, taşınırken evde olamamaya, cicili bicili hamilelik kıyafetleriyle koca göbeğimi gere gere dolaşamamaya, içime sine sine bebek alışverişi yapamamaya. Yeterki günlerini doldurup sağlıklı doğsun kuzularım ve kuveze girmeden hemen  yanıma gelsinler sonrada hemen evimize gidelim.
Dün eşim, doğumun olacağı Göztepe Medical Park hastanesi yenidoğan yoğun bakım ünitesi doktoru Yeşim Coşkun hanımla görüşmeye gitti. Kendisi hakkında internetten olumlu yorumlar okumuştuk. Fatih'te aynı sıcaklığı ve güveni almış Yeşim hanımdan. Yeşim hanım hastanelerinin yenidoğan ünitesinin oldukça donanımlı ve yeterli olduğunu, 28 adet kuvezlerinin bulunduğunu ve daha önce çok fazla üçüz doğumun gerçekleştiğini belirtmiş. Üçüzler için 28. haftada doğumun fena olmadığını, 32. haftada doğumun iyi olduğunu, 34. haftada doğumun süper olduğunu söylemiş. Bebeklerin, ne kadar erken doğarlarsa doğsunlar en az 34. haftaya kadar kuvezde durması gerekiyormuş. İnşallah buna gerek kalmayacağını ümit ederek biz 34. haftaya odaklanmaya devam edelim:)

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

23 Ekim 2013 Çarşamba

23102013- An İtibariyle Hallerim

10 gündür bilfiil evdeyim ve yatıyorum. Bahçeye dahi inmedim, hava güzelse dışarı çıkamadığım için mutsuz, biraz rüzgarlıysa kendime bahane bulduğum için mutluyum. Hamilelik süreci malzemelerim; 1 adet en rahatından pijama, yatak, yastık, yorgan, bilgisayar, cep telefonu, bol vitamin, besin takviyesi ve gıda. En sevdiğim internet sayfaları butikbebe.com, unnado, moda gurusu, limango, trendyol vs bu aralar ki şimdiye kadar internetten tek parça alışveriş yapmış birisi değilken. Bayram sonrası dün ilk siparişler gelmeye başladı. Moda gurusundan mothercare tulum ve bodyleri aldım bol ve uygun fiyata. Bebişler büyük ihtimal minik doğacakları için en küçük boylarından aldım ama gözüme çok küçük geldiler. Bebişler büyük doğsunlarda tulumlara giremesinler, sorun o olsun yani. Kendime sipariş ettiğim lohusa geceliğimde geldi, gecelik çok şık ama biraz büyük almışım. Doğuma kadar sanırım içine anca girerim.Eksikler daha çook ama ben yinede acele etmek istemiyorum. Alınacaklar ve notlar listesi yaptım biraz daha zaman geçsin yavaştan tamamlamaya başlayacağım eksikleri, gerçi eksik bitmez ya.
Yiyip, içip, gün boyu yatmak şu an değerini bilmesemde, ilerideki uykusuz günlerimi-geceleri düşününce gerçekten lüks bir şey aslında. Ama ben alışkın değilim malesef böyle boş boş yatmaya. Bilgisayarda biraz photoshop yapmaya kalkıyorum ama çok fazla oturur pozisyonda duramadığım için kısa sürüyor. Bu arada hala taşınamadık, benim ilgilenmediğim bir ev taşıma işi hiç içime sinmeyecek ama yapacak bir şey yok. Sanırım önümüzdek hafta Fatih o işi halledecek.
Yarın tam 25 haftalık olacağız yani hedefimiz olan 34. haftaya 9 haftamız kalıyor. Kuzular beni resmen hissediyor. elimi karnıma koyduğum anda şov başlıyor. Arada dönüyorlarla sanırım, karnım taş gibi oluyor. Hele bir de yan yattığımda doğrulmam oldukça güç oluyor. Her gün olduğum progesteron iğneler ve haftada 1 olduğum progesteron depot iğneden dolayı kalçalarımda ağrılarda eklendi diğer sıkıntılara. Yine de bugünlerede şükür diyorum ve benim gösterdiğim bu sabrı kuzularımdan da bekliyorum:)
                                                             

                                                         yakışıklılarımın bodyleri geldi


                                             evde sıkılmaca, aylar sonra kırmızı oje sürmece:))


Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

18 Ekim 2013 Cuma

17102013-24.hafta

Bundan sonra benim için haftanın en önemli günü perşembe!
Her perşembe benim için ayrı bir bayram olacak çünkü geçen her perşembe bebişlerim 1 hafta daha büyümüş olacak. Bu perşembe 24. haftamızı doldurduk. Son kontroleden sonra artık durumun ciddiyetinin daha çok farkındayım. Tüm bayramı evde yatarak geçirdim. Gelen gidenden sıkılmaya fırsatım olmadı ama sürekli yatmak sanıldığı kadar konforlu bir şey değil. Sabit bir şekilde 10 dakika yatamıyorum, sürekli sağa sola dönmek zorunda kalıyorum. Bebişler büyüdükçe nefes almamda zorlaşmaya başladı. Reflü denilen midemdeki yangını dindirmek için antiasit Rennie çiğneme tableti kullanıyorum ama etkisi çok uzun sürmüyor. Bunlar beklenen sıkıntılar zaten ama hiç önemli değil önemli olan bebeklerimin kalabildikleri kadar kalması ve sağlıklı bir şekilde dünyaya gelmesi. Hedefim en az 34. haftayı görebilmek. Tabi bunun ne kadarı benim elimde bilemiyorum. Şu an için elimden gelen düzenli olarak ilaçlarımı kullanmak, sürekli yatmak, iyi beslenmek, olumlu düşünmek ve dua etmek. Ve inanıyorum ki Allah'ın izni ile herşey yolunda gidecek.

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı


16 Ekim 2013 Çarşamba

15102013- Bugün Kurban Bayramı

Dünkü kontrolden sonra eşiminde benimde moralimiz çok bozuktu. Geç saatlere kadar internetten servikal açıklığın azalmasıyla ilgili yabancı kaynaklardan araştırma yaptık. Amerika, Avustralya gibi gelişmiş ülkelerde üçüz doğum, ikiz doğum kadar normal ve yaygın olduğu için kaynak bulmak daha kolay. Benim durumumda olan hamileler için genel öneri hastanede bakıma alınması. Eşiminde isteği o yönde ama doktorum evimde psikolojik olarak çok daha rahat ve hijyenik şartlarda kalacağım için hastaneye yatmamı önermedi, zaten bayram tatili dolayısıyla bütün doktorlar tatilde. Hastaneye yatıp asistanlar tarafından sürekli muayene olmaya gerek görmüyorum zaten bende.
Neyse bugün bayram ve yatmaya devam ediyorum o yüzden bu sene ziyaretler bize yapılıyor. Baya gelen giden oldu bu da bana güzel moral oldu. Bir de şu hastanede yatma konusunda baskı olmasaydı bugün daha iyi olurdu. Bayramın ilk günü böyle geçti, diğer günlerde burada olacağım. Ziyarete açığız:)

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı


15 Ekim 2013 Salı

14102013- Doktor kontrolü

Bugün kontrole giderken içim biraz sıkkındı, servikal açıklıktan dolayı kötü şeyler duymaktan korktum sanırım. Randevum saat 10:00'daydı ama bayram üstü yoğunluktan dolayı 11:00'i buldu içeri girmem. Doktorum ilk olarak servikal açıklık kontrolü yaptı.  İçime doğan sıkıntı gerçekmiş malesef. Servikal açıklığım azalmış. Açıklığın azaldığını duyunca o kadar korktum ve moralim bozuldu ki bir anda tansiyonum düştü baygınlık geçirdim. Herşey buraya kadarmış dedim içimden ve en kötü şeyler geldi aklıma. Doktorum olanı bize söylüyordu ve bu durumda yapmamız gerekeni. Artık hava almak için bile dışarı çıkmam yasak sadece yatmam gerekiyor. Bu korku üzerine bebeklerime bile fazla bakamadık ultrasonda. Sadece iyi olduklarını ve kilolarını görebildik.
Sağ üst (kız): 670 gr
Sol üst (erkek): 630 gr
Alt erkek :740 gr

Kullandığım demir hapı ve diğer besin takviyelerine ek olarak her gün vurulmak üzere progesteron iğne verdi doktorum. Kontrolden sonra doğruca Tarabya'ya geldik. Artık durumun ciddiyeti son derece ortada. Lavabo ve oturara duş almak dışında yataktan çıkmayı düşünmüyorum. İçimdeki kıpır kıpır kuzularımı kaybetmeyi asla göze alamam. Bunun için elimden geleni yapacağım inşallah onlar da beni hissedip dirayetli olacaklar.

Şu an yapmamız gereken tek şey 2 hafta önce serklaj amaçlı takılan plastik aparatın doğumun geciktirmesi, suyumun gelmemesi ve bebeklerin 34. haftadan önce doğmaması için bol bol dua etmek ve yataktan kalkmamak.

Not: Midemdeki deli yangının sebebi reflüymüş. Böyle bir yangın yok! 

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

13102013- Tuzla'da Hava Almaca

Bugün öğlene kadar evdeydik, yarın kontrol günü. Kontrolden sonrada yatak istiratine devam etmeye Tarabya'ya gideceğiz. Son günün hatrına kısa bir hava alma turuna çıktık. Önce boya-badana yapılan yeni evimize uğradık. Kuzuların odasının duvar kağıdına başlamışlar, inşallah içime sinecek çok güzel olacak. Sonrada boşalan İstanbul trafiğini fırsat bilip Tuzla sahiline gittik. Koskoca sahil bomboştu. Biraz orda vakit geçirdik ama çok ayakta kalmamak için fazla takılmadan eve döndük.
Bugünde böyle geçti bitti çok şükür.


Kuzularımın odasının duvar kağıdının bir kısmı
Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

12102013-Kuzguncukta Hava Almaca

Güzel havayı fırsat bulup biraz dışarı çıkalım dedik. Bayram dolayısıyla İstanbul boşalmış ama kalan herkes caddeye akmış. Ne kalabalık, araba kıpırdamıyor. Dayanamadım indim, biraz mothercare mağazasına bakayım dedim. Mothercare'de her ayın 15'inde indiirm oluyormuş ben bir kaç gün erken gitmişim indirim için. 2 takım çok tatlı tulum aldım kuzularıma. Fatih arabayı park etmeye yer bulamayınca hızlıca çıktım mağazadan, baya ilerde park yeri bulabildik park edip Mado'da dondurma keyfi yaptık.  Karnımız acıkınca Kuzguncuk'ta çok sevdiğimiz bir dönerci var oraya gittik. Bir güzel karnımızı doyurduk. Kuzguncuğa gidip fotoğraf çekmemek olmaz. Gerçi kıyafet ve fotoğraf makinesi olarak hazırlıksızdık ama telefonlada olsa hatıralık bişeyler çektik. İçime öyle doğuyor ki doğuma kadar bunlar benim son gezmelerim:)

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

12 Ekim 2013 Cumartesi

11 Ekim 2013 cuma

Bu sabah hastaneye kan vermeye gittim. Alınan 3 tup kanda, kan sayımı, tiroit vs gibi degerlerin son durumuna bakılacak. İlerleyen haftalar için bu değerlerin takibi çok önemliymiş. Sonuçları pazartesi günü alacağız. O gun doktor kontrolümde var zaten. Umarım hersey yolundadır, kuzularım sağlıklı bir şekilde büyümeye devam ediyordur.
Tahlil yaptırmak için dün kendi evime gectim, 2-3 evde kalıp tekrar Tarabya'ya döneceğim. Bayram boyuda orda olacağım, bayramdan sonrada yeni evimize taşınmaya başlarız artık.
Bu arada dün Göztepe/Ünalan mah.de bebek mobilyaları imalatı ve satışı yapan bir mobilyacıya gittik. Cok güzel mobilyalar vardı. 3 adet 70x130 sallanan karyola, 1 şifonyer, 1 adet 4 kapılı çok şık dolap için 4500 tl fiyat çıkardılar. Bizim için güzel bir seçenek oldu.
1 hafta yatak istiratinden sonra 2 gundur kısa kısada olsa dışarıda olmak çok iyi geldi bana. Hatta bugün farkettimki bel ağrım ve midemdeki acı veren baskı azalmış. Az da olsa hareket iyi geliyor demek ama yinede abartmamak lazım. Sanki yine mide bulantılarım başlayacak gibi. Bu ay reflü başlıyormuş zaten. Az ve sık yemek lazım.
Kuzularımın hareketleri sıklaştı. Sağdan, soldan, üstten, alttan tekmeler yiyorum.
Bu ay sese duyarlı oluyorlarmış, babaları onlara klasik müzik dinletiyor arabada.
Son durumlar işte böyle:))

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı


10 Ekim 2013 Perşembe

İlk ve Umarım Son Olmayacak Hamilelik Fotoğraflarım

Canım kocacığım Ağva gezimizin 2. günü bel tutulmama ve soğuk havaya rağmen sahilde azda olsa fotoğraflarımı çekti. Hamileliğin sonuna kadar ev hapsim devam edeceği için sanırım böyle bir çekim bir daha yapamayacağız ama ben yinede çektirmeye çalışacağım. Doğum ve düğün fotoğrafçısı olarak benim fotoğraflarım olmazsa ayıp olur, zaten hala düğün albümümüz yok:( kısmet artık olmazsa bunlarla ve evde ayna karşısında kendi kendime çektiğim fotoğraflarla idare edeceğiz. Benim asıl hevesim bol bol kuzularımın fotoğraflarını çekmek. İnşallah sağlıklı, sıhhatli zamanında doğarlar yenidoğan çekimlerinden itibaren her anlarını çekebilirim.





Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı


9 Ekim 2013 Çarşamba

20 Eylül 2013 Ağva Tatili

Doğum günü süprizleri bitmemişti değişiklik olsun diye 2 günlüğüne yakın bir yere gidelim dedi, cumadan yola çıkıp Ağva'ya gittik. Otelimizi tüm seyahatlerimizde olduğu gibi booking'ten ayarladık. Otelin puanı yüksekti, fotoğraflarıda güzel görünüyordu. Otel Göksu Nehri kenarında 11 yataklı bir butik oteldi. İşletmesi 8 ay önce değişmiş. Küçük bir bahçesi vardı akşam yemekleri çok güzeldi ama 9 puanlık bir otelde değildi açıkçası. Hava buz gibiydi, gece resmen donduk. Zaten belim ağrıyordu oradayken tamamen tutuldu 2 gün iki büklüm gezdim. Cumartesi günü Göksu nehrinde deniz bisikletiyle tur attık, sakin muhteşem bir güzellik seyrettik. Öğleden sonra sahile indik, Fatih benim biraz fotoğraflarımı çekti.Sanırım bunlar hamilelik boyunca çektirdiğim, çektireceğim tek fotoğraflardı. Pazar günü dönüşte Şile'ye uğradık biraz gezdik geri döndük. 2 günde olsa mekan değiştirmek çok iyi geldi.
Bu arada 24.09.2013'te sol üstteki oğlumdan ilk tekmemi yedim, diğerleride ufak ufak kıpırdamaya başladı:))

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı





8 Ekim 2013 Salı

İhtiyaç Listesi

*BEBEK BANYO*
*banyo küveti
*banyo kovası
*banyo maşrapası
*banyo küvet süngeri(banyo filesi yerine )- Sevi Bebe Çok Fonksiyonlu Bebek Banyo Filesi Minder
*banyo termometresi - bence gereksiz
*bebek havlusu/bornozu - havlu en az 2 tane, bornoz 1yaşından sonra kullanılıyor
*banyo oyuncakları(isteğe göre)

*BEBEK BAKIM ÜRÜNLERİ*
*saç ve tırnak bakım seti
*burun aspiratörü (otri bebe nazal aspiratör)- otri bebe bence de, ama ilk zamanları için tonimer serum fizyolojik
*bebek kulak çöpü - ilk zamanlar için gereksiz olabilir ama ben de aldım
*bebek bezi-yenidoğan - en iyisi prima premium care
*bebek kolonyası - bence gereksiz
*sebamed sabun
*sebamed banyo köpüğü
*sebamed şampuan
*sebamed bebek yağı
*sebamed bakım kremi - banyo ürünleri olarak ilk başlangıç mustelayı tavsiye ederim, ardından sebamede geçebilirsiniz
*ateşölçer - kulaktan ölçer olmalı
*Hametan krem(Pişik için) - pişik olduktan sonrası için hametan pomat, ama olmaması için mustelanın pişik önleyici kremi

*BEBEK ÇAMAŞIR*
*çamaşır yıkama filesi
*bebek çamaşır tozu - hacı şakir granül sabun
*bebek çamaşır yumuşatıcısı - yumuşatıcı bebek için sağlıklı bişey değil
*hastane çıkışı
*çıtçıtlı badiler(pamuklu) -bol bol lazım
*lastiksiz çorap
*patikli pantolon - patikli kullanışlı ama daha az kullanılıyor, patiksiz daha çok alınmalı
*kirli sepeti(bez)
2-3 adet hastane çıkışı
2-3 adet zıbın
8-10 adet çıtçıtlı body (0-3 ay ve 3-6 ay)
4-5 adet tulum (0-3 ay ve 3-6 ay)
4-5 adet pijama takımı(0-3 ay ve 3-6 ay)
4-5 adet alt pijama
3-4 adet önlük
5-10 adet çorap,eldiven,şapka
3-5 adet penye yelek
3-5 adet örgü yelek
2-3 adet penye battaniye
1-2 adet pazen-polar battaniye
1-2 adet peluş battaniy

*ELEKTRONİK CİHAZLAR*
*bebek telsizi - fiyatı konusunda sıkıntınız yoksa görüntülü olanları
*oda nemlendiricisi

*BEBEK BESLENME*
*biberon(cam ve kolik önleyici-dr brown veya chicco) - avent yenidoğan
*biberon emziği
*diş kaşıyıcı
*emzik
*emzik kutusu
*emzik emniyet zinciri
*biberon ve emzik fırçası
*meyve-sebze emziği - bunu ek gıdaya geçince kullanacak, erken henüz bence
*meyve -sebze emziği filesi(yedek)
*mama sandalyesi - bunun için de erken
*mama önlüğü - bol alınmalı, bir de tek kullanımlık kullan atlar var, leke yapacak şeyler için ideal
*cam rende(vitamin değeri korumak için)


*BEBEK ODASI*
*alt açma örtüsü -canbebe kullan at
*battaniye - penye, kalın battaniyeler 3-4 tane (polar tavsiye edilmiyor)
*pike - battaniye varken bana çok gerekli gelmiyor
*yastık - ilk 6 ay kadar yastıksız yatmalı zaten, sonrası için de çook ince bişey alınmalı
*yorgan - ince bir yorgan olmalı
*yatak - yarı ortopedik, kesinlikle visco olmayacak, çok araştırdım bunu
*nevresim takımı
*uyku seti - ben aldım ama sonradan gereksiz olduğuna karar verdim, ince yorgan işimizi epeyce görür
*ağız mendili - bolcA
*abajur
*perde
*halı
*güvenli yatış yastığı(yan destek-boğulma önleyici) - yan yatış yastığı olmalı, boğulma önleyici bana mantıklı gelmiyor, çünkü ilk 6 ay kesinlikle yastık kullanılmamalı
*sıcak su torbası
*termometre(oda sıcaklığı için)
*hava nemlendirici

*ANN E BAKIM*
*göğüs koruyucu aksesuar(yerine göğüs pedi de kullanılabilir)
*emzirme önlüğü
*göğüs ucu kremi - lansinoh, doğumdan 3 ay öncesinden kullanılmaya başlanmalı
*hamil e yastığı - sevi bebe çok fonksiyonlu minder (hem hamileyken rahat uyumanızı sağlıyor, hem de emzirme yastığı, bebek için yatış yastığı vs oluyor)
*hasta bezi ve ped
*emzirme sütyeni


*BEBEK ARABASI - hafif, kolay katlanabilir olmalı, puset arabaya yalnız başına takılabilmeli
*OTO KOLTUĞU
*BEBEK PUSETİ

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

Hamile Yastığı

Ev istirahatim sebebiyle günümün çoğunu yatakta, koltukta uzanarak geçiriyorum.  Haftalar ilerledikçe içimdeki 3 minik kuzu büyümeye ve hareketlenmeye başladığı için yatmak ve uyumak artık eskisi kadar kolay değil. Bir yanımdan diğer yanıma dönmem dakikalarımı alıyor. Tam uyku için uygun bir pozisyon bulduğumu düşünürken içeriden gelen bir tekme, bir kramp hemen pozisyon değiştirmeme sebep oluyor. Geçen sene doğum yapan bir arkadaşım hamilelik yastığından bahsetti. Kendiside 5.ayından itibaren gece uykularında sorun yaşamaya başlamış, komşusu bu yastığı vermiş kullanması için çok memnun kalmış. Hamileliği boyunca çok rahat uyuyabilmiş. Banada almamı tavsiye etti. Bir kaç farklı şekilde olan çeşitleri var, en güzeli U şeklinde olanmış. Denemekte fayda var, bende sipariş edeceğim bugün yarın.Umarım işe yarar.
Sonucu ayrıca yazarım:)

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı



Shuma Hamile Destek Yastığı
http://www.hamileyastigi.com/
Fiyatı: C şeklinde olan 79 TL, U şeklinde olan 99 TL

7 Ekim 2013 Pazartesi

Hamilelik Alışverişi

Şu anda 23. Hafta içindeyiz. Şimdiye kadar bebeklerimiz için yaptığımız tek şey odaları için seçtiğimiz duvar kağıdı oldu. Hem kızımız hem oğullarımız  için renk olarak yeşil-sarıyı tercih ettik.Hala hangi boyutlarda yatak alacağımız, nasıl bir bebek arabası seçeceğimiz konusunda kararsısız ama aklımızda bazı fikirler var. Bayramdan sonra yeni evimize taşınınca odalarınıda hazırlamaya başlayacağız artık. Büyük ihtimalle 3 adet 60x120 yada 70x130 Babyhope 2 çekmeceli sallanan beşik, 1 adet şifonyer, 2 adet 2'şer kapaklı gardrop ve 1 emzirme koltuğu alacağız. Tabiki mobilya ve odaya uygun perde, lamba, halı, uyku setleri alacaklarımız arasında. Listemizi hazırlıyoruz biraz daha zaman geçince hepsini alacağız inşallah.

Ev istiratim sebebiyle mağaza mağaza gezme imkanım olmayacak malesef. Avrupa'nın en büyük bebek mağazası olan Hello Baby evimize çok yakın Allah'tan ve  herşey var, en kötü ihtimalle oradan alabiliriz. Evde dinlendiğim sürece internetten bebek mağazalarının web sayfalarınada bakıyorum. Hergün bir kaç siteden indirim-kampanya mailleri geliyor. Zaten tecrübeli arkadaşlarımızın tavsiyesine göre bir çok ürün hevesle alınıp, kullanılmadan küçülüyormuş, pardon bebekler büyüyormuş:))
İnternetten alışveriş yapılabilecek sayfalar:

www.butikbebe.com
www.e-bebek.com
www.unnado.com
www.joker.com.tr
http://www.onlineevtekstil.com
http://www.kidboo.com.tr/   (perde,halı, uyku seti)
www.cilek.com

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

6 Ekim 2013 Pazar

Hamilelikte Çalışma ve Çalışamama

Hamileliğim boyunca yaklaşık 20 çekim yapım. ilk 3 ay mide bulantıma rağmen rahat çalıştım sadece bir çekimde baygınlık geçirmiştim. 4. aya kadar karnım çıkmamıştı zaten. Kendimi çok zorlamadan daha önceden aldığım işleri halletmeye çalıştım tabi eskisi kadar enerjik değildim. Yeni iş çok fazla almamaya çalıştım. En son 19.haftamda, 10 Eylül'de bir doğum çekimi yaptım. Artık hamile olduğum baya belli olmaya başlamıştı. Çekime koca bir çanta, boynumda 2 makine ile gidiyordum. Hamile olduğumu öğrenen aileler kendi doğum yapacak kızlarını bırakıp benim yorulmamam için özen gösteriyorlardı, sağolsunlar:) Yine bana kalsa ben en az 1 ay daha çalışabilirdim. Çekim sırasında kafam dağılıyordu, kendimi daha enerjik ve iyi hissediyordum. Çekim yapmayınca çok boş hissediyordum.
21.hafta kontrolümde doktorum servikal açıklığı kontrol etti ( rahim ağzı açıklığı ) Normalde en az 2,5 cm olması gereken bu değer bende 2,1 cm çıkmıştı. Bu erken doğumun habercisiydi. Bebeklerin gelişmesiyle artan basınçtan dolayı vücut doğuma hazırlanıyordu. Yapmam gereken şey çok fazla ayakta kalmamak, rahime olan baskıyı minimuma indirmek, yorulmamak aslında hiç bişey yapmadan yiyip içip, uzanmaktı. Ev hapsim başlamıştı. Evde kalınca rahat durmuyordum, sürekli ayakta kalıyordum. 1 hafta kadar annem bende kaldı sonra ben Tarabya'ya geçtim. Tarabya'da şu ara günlerim yemek yemek ve uzanmaktan ibaret. Doktor kontrolleri dışında dışarı çok fazla çıkamayacağım sanırım.
Bu arada 2 hafta kadar sonra taşınacağız ama ben sanırım hiç bir şey yapamayacağım. En çok üzüldüğüm şey ise bebişlerim için baka baka, seçe seçe kıyafetler, eşyalar alamayacak olma fikri. ama ben ne yapar eder kendimi çok yormayacak şekilde ufak kaçamaklar yaparım:)

Not: Servikal açıklığı ayrı bir konu olarak yazacağım.

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı



Hamilelikte Kullandığım İlaçlar ve Takviyeler

- Hamile kalmadan 2 ay önce Folik Asit kullanmaya başlamıştım. Hamileliğin ilk 3 ayında da kullanmaya devam ettim.
- ilk 3 ay düşük riskinin en fazla olduğu dönem, bu sebeple riski azaltmak için 3 ay boyunca Crinon Jel kullandım.
-Hamileliğimin 2. ayında kan sayımım yapıldı. Kan değerlerim sınırın biraz altında çıktığı için demir şurubu (Ferplex Fol) kullanmaya başladım. Şurubun tadını hiç sevmediğim için 5. aydan itibaren günde 2 tablet Gyno Ferro Sanol almaya başladım.
- İlk 3 aydan sonra folik asiti bıraktım günde 1 tane bir çok vitamin içeren Multibiontra kullanmaya başladım.
- Vücuttaki (özellikle bacaklardaki kasılmaları önlemek için ) 18.haftadan itibaren günde 2 kez magnezyum aldım (Magnocorm)
- Hamileliğin başından itibaren günde 1 tane Solgar'ın Omega balık yağı tabletini aldım.
- Hamilelik sebebiyle yaşanan kabızlık sorunu için başlarda Duphahac şurubu akşamları yatarken kullanıyordum. Fakat şekerli tadını çok sevmemiştim. 5. aydan itibaren günde 1 kere Laxafiber kullandım. Tadı yok, sıvıya, yoğurda karıştırılabiliyor.
- 5. aydan itibaren yine Crinon Progesteron Jel'i kullanmaya başladım.
-23. Haftadan sonra hergun progesteron iğne olmaya başladım.

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı


Hamilelikte Beslenme

İlk 3 ay malum bulantılar sebebiyle düzgün beslenemedim. Doktorum, bebeklerin bu aylarda anne rezervlerinden beslendiklerini söyledi. Az ve sık yememi, asitli, yağlı yiyeceklerden uzak durmamı tavsiye etti.İlk 3 ay genel olarak  tost, zorla içebildiğim süt, çubuk kraker, arada yediğim cornflakesle geçti.
4. aydan itibaren bulantılarımın azalmasıyla normal yemek düzenine geçtim ama hiç aşermedim. Hatta zaman zaman acaba canım bişey çekiyormu diye düşündüm ama yok öyle bir şey.
Üçüz gebelikle ilgili beslenme konusunda Türkçe bilgiye çok fazla ulaşamadık. Eşim Barbara Luke isminde, Avustralyalı çoğul gebelik uzmanı bir doktora ait detaylı  kaynaklara ulaştı.
Barbara Luke'a göre üçüz bebek bekleyen anneler için en önemli şey kaliteli beslenmek. Üçüz anne adaylarının günde en az 3000 kalori alması gerektiğini, ileriki haftalarda yemek yemenin zor olacağını bu sebeple ilk aylar stok yapılması gerektiğini belirtmiş yazılarında. Mide bulantıları henüz azalmış ben için, bir anda günde 3000 kalori alma fikri hiç hoş gelmedi kulağıma. Ayrıca danışmanlığını aldığımız yüksek riskli gebelik uzmanı Riza Madazlı'da  üçüz olacak diye ekstra bir beslenmeye ihtiyacım olmadığını belirtmişti.Normal bir hamilenin alması gereken besinleri almam yeterli olacaktı.
Eşim bana günde 3 yumurta, 150 gr peynir, yarım lt süt, 200 gr et yemem gerektiği konusunda baskı yapsada ben genel olarak şu şekilde beslendim:

Sabahları çok erken uyanmıyordum, kahvaltı yapmam saat 10:00- 10:30'u buluyordu. Aslında erken kahvaltı yapmak daha doğru olurdu çünkü bu şekilde geç kahvaltı yapınca  öğle yemeği yemek istemiyordu canım. Öğlen atıştırmalıklarla geçiyordu.
Sabah; 2 adet haşlanmış yumurta, yiyebildiğim kadar beyaz peynir, 1-2 dilim kepekli ekmek, bol domates, salatalık, kırmızı biber, maydonoz
Öğlen ve Aralarda; Fındık, ceviz, kuru kayısı, incir, süt, yoğurt, abartmamak üzere kek, gofret tarzı atıştırmalıklar yedim.
Akşam; Çorba, salata, protein için genelde kırmızı et, köfte, balık yada tavuk, varsa sebze.

Çok çok sevdiğim halde hamileliğin ilk günlerinden itibaren çok fazla meyve yiyemedim. En fazla günde 1-2 mandalina, biraz üzüm yiyebildim. Koca yaz kirazsız, eriksiz,seftalisiz geçti.

Hamilleğimde, özelliklede üçüzlerin etkisiyle iştahım aşırı açılır diye düşünüyordum ama öyle olmadı. Bana kalsa bu kadar bile yemezdim ama başta bebişlerimin beslenmesi için daha sonrada eşimin ve annemlerin baskısı ile yiyebildiğim kadar yiyorum. Canım hiç bir şey istemiyor, az bir şey yiyince hemen karnım şişiyor hareket edemiyorum. Bağırsak hareketlerimde yavaşladı zaten. Zaman geçtikçe, bebekler büyüdükçe yemek yemek daha zor hale geliyor ama beslenmek zorundaydım. 22.haftada 12 kg almıştım.

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı