5 Ekim 2013 Cumartesi

Hamilelik Haftaları:

7. hafta:
7. haftada kalp atışları kontrolü için doktora gittik. Hepsinin küt küt kalp atışlarını duyduk.Hiç birinde sorun yoktu çok şükür. Doktorum  erken doğum, düşük, erken doğuma bağlı bebekte oluşabilecek hasarlar vs. ile ilgili bize tekrar bilgi verdi. Bu risklerden dolayı 2'ye indirebileceğimizi söyledi. Redüksiyon için hemen karar verebilirdik yada 12. haftada yapılan 2'li testi bekleyebilirdik. Eşimde bende 3 bebeğin kalp atışlarını duyduktan sonra ancak sağlık sorunları olursa redüksiyon yaptırabiliriz dedik ve 12. haftayı beklemeye karar verdik.

7-12.hafta: 

İlk aylarım çoğul gebeliğinde etkisiyle maksimum mide bulantısı, halsizlik ve uyku durumuyla geçti. En sevdiğim şey olan meyveyi bile yiyemedim, sadece tost, tuzlu kıraker, leblebi yiyordum. Zaten ilk aylar bebekler anne rezervlerinden beslenirmiş o yüzden korkacak birşey yok. Önceden aldığım fotoğraf işlerime devam ettim, bazı çekimler çok iyi geçti bazılarında bir kaç kere baygınlık geçirdim. Hatta Gebze'de olan bir çekimim en kötü günümdü sanırım. Doğum anına kadar yaklaşık 10 kez istifra ettim, tek dileğim doğum anı fotoğraflarını çekebilmekti. Ameliyathaneye girdim ama boynumdaki 2 makineyi taşıyamıyordum bir anda gözlerim karardı yere çöktüm, kalktım yine karardı yine çöktüm. Bebeği almaya başladıklarında bende denklanşöre baslamaya başladım ama ne çektiğimi kesinlikle görmüyordum, inşallah bişeyler çekmişimdir diyordum içimden. Kendimi ameliyathaneden zor attım. O gün çekim bitti ama bende bittim kendimi eve zor attım 2 gün kalkamadım yerimden.
Bu arada ramazan ayındaydık, Fatih oruç tutuyordu.İlk günler ona sahur ve iftar hazırlamaya kalktıysamda bu bir kaç gün sürdü. Mutfakta, ayakta duramıyordum, çok halsizlik vardı. İlk 12 hafta böyle geçti. 4. aya doğru bulantı şikayetlerim azaltı. 59 kg ile hamile kalmıştım ilk 3 ay kilo azalması yada artışı olmadı.

12. hafta: (İkili test ve Redüksiyon kararı)

Beklenen güne gelmişti, bugün herşey belli olacaktı. Hamile olduğumu çevremde sayılı kişiler biliyordu, üçüz olduğunuysa çok az kişi biliyordu çünkü ne olacağını bilmiyorduk. Bu hafta yapılan ikili testte detaylı ultrason taranması yapılıyor. Bebeklerin teker teker burun kemiği, ense kalınlığı, organları, kalp atışları vs kontrol ediliyor. Burun kemiğinin olmaması yada ense kalınlığının fazla olması Down sendromu riskini gösteriyordu. Bu kontrole göre az gelişmiş bebek varsa redüksiyon için o seçilecekti. En başımdan beri içimde hiç bir kötü düşünce yoktu. Allah bize 3 minik mucize vermişti, onlardan hiç birine sağlıklı olduklarını bile bile asla kıyamazdık hele ki kalp atışlarını duyunca. Konrollere göre herşey yolundaydı. Hepsinin burun kemiği çok muntazam, ense kalınlıkları eşit, organları, elleri, ayakları herşey yerindeydi. Henüz erken olmasına rağmen cinsiyetleri 2 erkek 1 kız gibi göründü. Redüksiyon yapılabilecek son haftaydı bu hafta o yüzden doktorumuz danışmamız için  yüksek riskli gebelik uzmanı Perinatolog 2 profesörün ismini verdi (Rıza Madazlı- Recep Has). Her iki profesördende yakın tarihe randevu alamadık. İnternetten yine aynı dalda profesör Hayri Ermiş'i bulduk. Randevu alarak nişantaşındaki muayenehanesine gittik. Hayri Bey redüksiyon taraftarıydı. Bize sadece olumsuz şeyler söyleri. Erken doğum ihtimalinin çok çok yüksek olduğunu, bebeklerin sakat yada zihinsel engelli olabileceğini, karar verirsek hemen 2'ye indirebileceğini söyledi. Eşiminde benimde moralimiz çok bozuldu, kendimizi dışarı zor attık. Ortada görünür hiç bir problem yokken, ihtimaller uğruna bebeklerden birine nasıl kıyardık, kıysak bile hangisine?
Hemen Cerrahpaşa Tıp'ta Prof. Perinatolog Rıza Madazlıya telefon açtık, kendisinden randevu alamadığımızı bize yardımcı olmasını istediğimizi söyledik. Üçüz gebelikte erken doğum ihtimalinin %20 olduğunu, redüksiyonun 12 en geç 13.haftada yapılmasının uygun olduğunu, redüksiyonda hepsini kaybetme riskininde %7 olduğunu söyledi. Redüksiyona karar verirsek salı günü Cerrahpaşa'ya gidebileceğimizi söyledi. İçimiz biraz daha rahatlamıştı çünkü Rıza Bey daha istatistiki ve olumlu konuşmuştu bizimle.
İnternetten yaptığımız araştırmalarda Türkiye'de üçüz doğumla ilgili doğru düzgün bilgiye ulaşamamıyorduk çünkü direkt 2'ye indiriliyordu. Yabancı ilkelerde ise ikiz kadar doğal birşeydi üçüz doğum. Bu çok ciddi bir karardı. Son kararı vermek üzere salı günü Cerrahpaşa'ya gittik. Rıza bey ultrasonda bebekleri kontrol etti. Sorunları olmadığını, sonlandırmak zorunda olmadığımızı, devam etme ve indirgemeyle ilgili riskleri değerlendirip son kararı bizim vermemizi söyledi. Bizim kararımız belliydi. Bu 3 bebeğide istiyorduk. Riza Bey bana hamileliğin tadını çıkart dedi:)

16.hafta: (15 - 22.08.2013)
Dün doktor kontrolümüz vardı. Bizim minikler 15'er cm, ortalama 135'er gr olmuşlar. Kalp atışları, hareketleride gayet yerindeydi çok şükür.
Hamile olduğumu ilk öğrendiğimde Bodrum'a tatile gitmiştik ama hem havalar iyi değildi hemde hamilelik sevinciyle tatilden bir şey anlamamıştık. Doğum öncesi son bir yaz tatili yapalım dedik, Çeşme Alaçatı'ya geldik. 2 gece Alkoçlar otelde, 2 gece yine Alaçatıda Yalçınkaya Otelde, 2 gece Dalyan'da Pasifik otelde kaldık. Çeşme suyu çok dalgalı ve soğuk olduğu için çok fazla denize giremedik.Bol bol gezdik, sörf plajlarında sörf yapanları izledik. Sonrasında 2 gecede Antalya Tekirova'da Phasalis Rose otele gittik. Tatil boyunca Fatih beni bol bol besledi. Bazı akşamlar çok yemekten mide spazmı geçirdim:)
Bu hafta bacaklarımda kasılmalar arttı. Magnezyum takviyesinin zamanı gelmişti. Son tatilimize güzel bir şekilde yapmış olduk. Tatil dönüşü düğün çekimimiz vardı,enerjimizi de almışken güzel bir çekim yaptık.

17-18. hafta:

Bu hafta, Türkiye'de üçüz gebelik konusunda daha önce 10- 15 kadar  üçüz hamilelik takibi ve doğumu tecrübesi olan Delta Hospitaldan Dr. Hakan Gürbüz'e bazı konularda danışmanlık almak için gittik. Kendi doktorumdan çok farklı şeyler söylemedi yinede verdiği bilgiler faydalıydı.
Bu arada artacak nüfusumuzdan dolayı şu an oturduğumuz eve sığamayacağımız için daha büyük olan diğer evimize taşınmaya karar verdik. Bu hafta ev tadilatı ve  bol bol yemek yemekle geçti:)

19.hafta: (05 - 12.09.2013)

Bu haftaki kontrolde sol üstteki oğlumuzun beyninde 2 tane kist göründü. Doktorumuz hemen açıklamayı yaptı. Bu kistler bebeklerin çoğunda görünürmüş 6. aydan sonra geçermiş. İçimiz rahatladı, olumsuz düşünmemeye çalıştık.
Bu hafta evle ilgili tadilat, bebek odasına duvar kağıdı seçimi, boya seçimi vs ile geçti.1 düğün, 2 tane de doğum çekimi yaptım. Bu çekimler benim hamileliğimde yaptığım son çekimler oldu malesef çünkü artık enerjim azalmıştı ve eşim daha fazla çekime gitmemi istemiyordu.

Not: 3 Hafta sonraki kontrollerde bu kist kaybolmuştu.

20.hafta (12 - 19.09.2013):

Göbeğim 16.haftadan bu yana hızlı bir ivme ile büyümeye başladı. Kıyafetlerim dar gelmeye başladı. Aslında iyi bile idare ettiler beni:) Biraz alışverişe çıktım kendime güzel kıyafetler aldım.

21.hafta (19 - 26.09.2013):

Bu hafta doğum günleri haftası. 19 Eylül'de ablam Tubiş'in 20 Eylül'de benim doğum günüm.Bizde 19 Eylül'de Tarabya'da annemlerde ortak kutlama yaptık. Kardeşlerim bana ve minik kuzularımıza çok güzel hediyeler almış. Hamilelik tişörtleri, kazaklar, gömlekler, miniklere çoraplar, kıyafetler herşey çok güzeldi. Kuzularımla ilk doğum günümü kutlamış oldum. Fatih her sene bana çok güzel süprizler hazırlardı doğum günüm için ama bu ara yapışık ikizler gibi gezdiğimiz için bu sene beklentim yoktu. Fatih akşam annemlerden eve dönerken gece saat 01:00 gibi Üsküdar'a devam etti. şaşırdım, nereye gidiyorsun dedim. Açık bir mekan aradık ama nedense bulamadık. Sonra sahilde Kızkulesinin tam karşısındaki mekanda oturduk. Bagajdan 7-8 hediye torbası getirdi, hiç beklemiyorum bir anda görünce o kadar sevindim ki çocuk gibi heyecanla tek tek açmaya başladım paketleri. Çantalar, terlikler, ayakkabılar ve kuzularımıza doğunca okumak için masal kitapları. Canım benim ya düşünmüş bu halde bile. Unutmadan en değerli hediye ise bana yazdığı şiirdi tabi. Süprizler bitmemişti değişiklik olsun diye 2 günlüğüne yakın bir yere gidelim dedi, cumadan yola çıkıp Ağva'ya gittik. Otelimizi tüm seyahatlerimizde olduğu gibi booking'ten ayarladık. Otelin puanı yüksekti, fotoğraflarıda güzel görünüyordu. Otel Göksu Nehri kenarında 11 yataklı bir butik oteldi. İşletmesi 8 ay önce değişmiş. Küçük bir bahçesi vardı akşam yemekleri çok güzeldi ama 9 puanlık bir otelde değildi açıkçası. Hava buz gibiydi, gece resmen donduk. Zaten belim ağrıyordu oradayken tamamen tutuldu 2 gün iki büklüm gezdim. Cumartesi günü Göksu nehrinde deniz bisikletiyle tur attık, sakin muhteşem bir güzellik seyrettik. Öğleden sonra sahile indik, Fatih benim biraz fotoğraflarımı çekti.Sanırım bunlar hamilelik boyunca çektirdiğim, çektireceğim tek fotoğraflardı. Pazar günü dönüşte Şile'ye uğradık biraz gezdik geri döndük. 2 günde olsa mekan değiştirmek çok iyi geldi.
Bu arada 24.09.2013'te sol üstteki oğlumdan ilk tekmemi yedim, diğerleride ufak ufak kıpırdamaya başladı:))

22. Hafta (26.09 - 03.10.2013):

Bugün şeker yüklemesi yapılacaktı. Sabah 08:00 gibi hastaneye gittik. 100 gr glukozla açlık, 1.2. ve 3. saat kan şekeri değerlerine bakılacaktı. Hastaneden 250 ml'lik yapılmış hazır karışım verdiler. Zaten 100 gr'ı glukozdu kalanıda su ve biraz limon sıkmışlar. İğrenç birşey olduğunu düşünüyordum ama bu kadarda değil. Birden dikip bitireyim dedim, bitirmemle çıkarmam bir oldu. Yani boşa gittti. Tekrar bir şişe daha içme durumuda olamazdı o yüzden başka bir güne kaldı. Eşim eczacı olduğu için ben evde bakarım dedi. Doktora kontrole çıktık. Kuzularım büyümüş kocama olmuşlar , boyları ortalama 24'er cm, kilolarıda 1 numara erkek: 470 gr, 2 numara erkek: 430 gr, 3 numara kız: 470 gr olmuş. 2. bebeğimizin beyninde görünen kistler çok şükürki kaybolmuş. Bebeklerden sonra rahim ağzı açıklığı için servikal uuzn kontrolüm yapıldı. Minimum 2,5 cm olması gereken değer bende 2,1 cm çıkmıştı. Bu yapısal bir durum olup çoğul gebelikte artan ağırlıkla birlikte rahime olan basınç daha fazla olurmuş. Bu da erken doğum sebebiyet verirmiş. Serklaj denilen rahim ağzı dikişi çoğul gebelikte işe yaramazmış o yüzden doktorumuzun tavsiyesiyle yine aynı işe yarayacak bir aparat sipariş ettik Almanya'dan.
Artık ev istiratim başlayacaktı. Doktorum doğum kadar süreci evde dinlenerek geçirmem gerektiğini ve birilerinin bana bakması gerektiğini söyledi. Çünkü ayakta kaldıkça rahime olan baskıda arkacaktı. Bu yüden mümkün olduğunca evden çıkmamalıyım. Ev istrati için Tarabya'ya annemlerin yanına geldim. Böylece kısa sürecek prenseslik günlerim başlamış oldu.
29.09.2013: Bugün düğün çekimimiz vardı ama ben malesef gidemedim. Fatih çekime abisi ve yengesiyle gitti. Aklım ordaydı ama yapacak birşey yoktu.
Ev istiratim başladığına göre bir çok şeyi evden halletmem gerekecekti. İnternetten bebek malzemeleri satan bir kaç web sayfasına üye oldum. Günlük olarak kampanya ve indirimlerle ilgili mailler geliyor. Bir kaç sipariş verdim bile. Gerçi alışveriş için henüz erken oluğunu düşünüyorum ama nerde ne var haberim olsun ki son anda panik yapmayayım.
01.10.2013: Fatih'in uzun zamandır yeni bir iş kurmak fikri vardı. Üçüzlerimizin olacağını öğrendiğimizde doğacak ihtiyaçtan olsa gerek anaokulu fikri bize sıcak gelmeye başladı. Ayrıca önümüzde bir üçüz annesi olan ve üçüzlerinden sonra anaokulu açan Neşe Erberk gibi bir örnekte vardı. Bilgi almak için randevu almıştık bugün Etiler'deki yerlerine kısa bir ziyaret yaptık. Neşe hanım bizimle görüştü. anaokulu konusundan çok üçüzleri, hamilelik süreci ve bakımlarıyla ilgili konuştuk. Çok rahat bir hamilelik geçirmiş, 6,5 aya kadar çalışmış daha sonra doktorunun baskısıyla ev istiratine başlamış ve 34. haftada Amerika'da doğum yapmış. Bebekleri kuvezde kalmamış, bakımları konusundada ailesi yardımcı olmuş. En önemli şeyin rahat olmak olduğunu söyledi, abartmadan paniklemeden çok keyifli geçir bu süreci dedi. Bu süreçten geçmiş deneyimli bir anneyle bire bir konuşmak çok iyi oldu, merak ettiğim bir çok şeyi sorup öğrenmiş oldum.
Anaokulu konusundada gerekli bilgileri aldık. Bu konuda hevesliyiz bakalım, uygun bir yer bulabilirsek bu işe gireceğiz inşallah.

21. haftada üçüzler kendini bende hem fiziken hemde enerji olarak baya baya belli etmeye başladı artık.
Artan bel ağrım kalçama vurmaya başladı, artık çok fazla hareket edemiyorum çok çabuk yoruluyorum. Karnımda git gide büyüyor. Macera şimdi başlıyor:)

Not: Serklaj 'a ayrı bir konu olarak blogta yer verdim.

23.Hafta (03 - 10.10.2013) 

03.10.2013 : Eşim sabah evde kan şekerime baktı. Evin rahatlığında ve dengeli bir glukoz-su-limon çözeltisiyle midem bulanmadan bu işide atlattık. Değerlerim gayet normal çıktı, şükür ki hamilelik şekeri çıkammıştı. ( Açlık şekeri:96 - 1.saat:139 - 2.saat:128 - 3.saat:127 )
Almanya'dan sipariş ettiğimiz ;serklaj aparatı gelmişti, bugün onun takılması için doktora gittik. Taklırken hafif acı duydum ama abatacak bir şey değildi. Bu plastik aparat doğuma kadar bende kalacak ve inşallah doğum sürecini mümkün olduğunca uzatacaktı.
04.10.2013: Bugün yine Tarabya'ya geldik. Annem-babam sağolsunlar mükemmel bir şekilde bana bakıyorlar. Yemek yemek ve yatmaktan başka bir şey yaptığım yok. Hareketli bir hayata ve her zaman kendi işimi kendim yapmaya  alışkın olduğum için bu durum bana biraz garip geliyor ama yapacak birşey yok. Bu hafta bel ağrıma sağ göğüs kaburgası ağrısı eklendi. Ayrıca midemin üst kısmında bıçak kesiği gibi acı olmaya başladı. Doktorumuza sorduk, bebekler büyüdüğü ve hareketli olduğu için olan normal durumlarmış. Gece uykularıda zor olamaya başladı, sürekli sağa-sola dönmekten tuvalete kalkmaktan uyuyamaz oldum. Bu arada kuzucukların hareketleride arttı, karnımda sürekli bir kıpırtı var. Zor günler başladı ama herşeye değer, yeterki kocaman olana kadar karnımda kalsınlar.

Sevgiler,
Üçüz Annesi Adayı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder